Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı ve İdarenin Bütünlüğü İlkesi: Cumhurbaşkanlığı Ofisleri Üzerinden Bir Değerlendirme
Bu çalışmanın esasını Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Kamu Hukuku Anabilim Dalı Tezli Yüksek Lisans Programı kapsamında hazırlamış ve 17.01.2023 tarihinde Doç. Dr. Kaya Burak ÖZTÜRK, Doç. Dr. Dilşad Çiğdem SEVER ve Dr. Öğr. Üyesi Serdar YILMAZ’dan oluşan jüri önünde savunmuş olduğum ve oy birliği ile kabul edilen yüksek lisans tezi oluşturmaktadır.
Yeni hükümet sisteminde Anayasa ile Cumhurbaşkanına tanınan kamu tüzel kişiliği kurma yetkisi, birçok tartışmayı beraberinde getirmiştir. Bu tartışmalar daha çok idari teşkilat ve idarenin bütünlüğü ilkesi çerçevesinde gerçekleşmektedir. Cumhurbaşkanlığı ofisleri, sahip olduğu kamu tüzel kişiliği ve diğer yapısal özellikler sebebiyle söz konusu tartışmalar bakımından incelenmeye değer bir örnek teşkil etmektedir.
Diğer yandan idare hukukunda; idari yapılar arasındaki ilişkilerde, idari vesayet ve hiyerarşi ilişkisi dışında farklı bir münasebetin var olup olmadığı tartışması, klasik teşkilatlanmadan ayrılan yönleri sebebiyle ofisler bakımından ele alınmalıdır. Bu çerçevede ise idarenin bütünlüğü ilkesi bağlamında ofislerin, merkezi teşkilata hiyerarşi benzeri bir denetim ilişkisi üzerinden bağlanmasının mümkün olup olmadığı sorusu önem arz etmektedir.
Bu çalışmanın esasını Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Kamu Hukuku Anabilim Dalı Tezli Yüksek Lisans Programı kapsamında hazırlamış ve 17.01.2023 tarihinde Doç. Dr. Kaya Burak ÖZTÜRK, Doç. Dr. Dilşad Çiğdem SEVER ve Dr. Öğr. Üyesi Serdar YILMAZ’dan oluşan jüri önünde savunmuş olduğum ve oy birliği ile kabul edilen yüksek lisans tezi oluşturmaktadır.
Yeni hükümet sisteminde Anayasa ile Cumhurbaşkanına tanınan kamu tüzel kişiliği kurma yetkisi, birçok tartışmayı beraberinde getirmiştir. Bu tartışmalar daha çok idari teşkilat ve idarenin bütünlüğü ilkesi çerçevesinde gerçekleşmektedir. Cumhurbaşkanlığı ofisleri, sahip olduğu kamu tüzel kişiliği ve diğer yapısal özellikler sebebiyle söz konusu tartışmalar bakımından incelenmeye değer bir örnek teşkil etmektedir.
Diğer yandan idare hukukunda; idari yapılar arasındaki ilişkilerde, idari vesayet ve hiyerarşi ilişkisi dışında farklı bir münasebetin var olup olmadığı tartışması, klasik teşkilatlanmadan ayrılan yönleri sebebiyle ofisler bakımından ele alınmalıdır. Bu çerçevede ise idarenin bütünlüğü ilkesi bağlamında ofislerin, merkezi teşkilata hiyerarşi benzeri bir denetim ilişkisi üzerinden bağlanmasının mümkün olup olmadığı sorusu önem arz etmektedir.