Nietzsche'nin eğitim ve kültür eleştirisi geleneksel eğitim eleştirisi olup mevcut eğitimin temellerini sarsan bir nitelik taşımaktadır. Kültürün aktarımı olarak eğitim, belirsiz bir müfredat, öğrencinin kendi kendini eğitmesi, eğitimin kazandırdıklarının aslında kişinin kendisi olmadığı, acının ve yalnızlığın da yer aldığı bir varoluş durumunu kabullenme, öğrencinin öğretmene isyan ederek onu da aşmasının gerekliliği gibi nitelikler mevcut eğitimin de aşılması gerektiğini gösteren radikal bir eğitim yaklaşımını gündeme getirmektedir. Hegel, insanın çok boyutlu bir nesne olduğunu ve onunla her şey yapılabileceğini ileri sürmekte, insanın insan olma sürecinde eğitimin önemine dikkat çekmektedir.
Bu kitapta; biri toplumu ön plana alarak bireyselliği arka planda bırakan, diğeri bireyi ön plana alarak onu toplumsallığından soyutlayan iki düşünürün eğitim felsefeleri ele alınmıştır. Eğitim uygulamaları ve felsefesiyle bağlantılı olan eğitim görüşleriyle Hegel'in; eğitimci yönü, eğitime ve kültüre yönelik eleştirileri ve üstinsanın bir eğitim ideali olarak ele alınma imkânını yaratması ile Nietzsche'nin, eğitim felsefesi konusunda bize söylecekleri vardır. Okuyucular, iki düşünürün eğitim felsefelerini karşılaştırırken aynı zamanda toplum yaşamına uygun vatandaş ve devlet kademelerine memur yetiştirecek eğitim felsefesi ile toplumun bütün değerlerine karşı durarak kendi değerlerini yaratan dâhiyi yetiştirecek eğitim felsefesi arasında da karşılaştırma yapma imkânı bulacaktır.
Nietzsche'nin eğitim ve kültür eleştirisi geleneksel eğitim eleştirisi olup mevcut eğitimin temellerini sarsan bir nitelik taşımaktadır. Kültürün aktarımı olarak eğitim, belirsiz bir müfredat, öğrencinin kendi kendini eğitmesi, eğitimin kazandırdıklarının aslında kişinin kendisi olmadığı, acının ve yalnızlığın da yer aldığı bir varoluş durumunu kabullenme, öğrencinin öğretmene isyan ederek onu da aşmasının gerekliliği gibi nitelikler mevcut eğitimin de aşılması gerektiğini gösteren radikal bir eğitim yaklaşımını gündeme getirmektedir. Hegel, insanın çok boyutlu bir nesne olduğunu ve onunla her şey yapılabileceğini ileri sürmekte, insanın insan olma sürecinde eğitimin önemine dikkat çekmektedir.
Bu kitapta; biri toplumu ön plana alarak bireyselliği arka planda bırakan, diğeri bireyi ön plana alarak onu toplumsallığından soyutlayan iki düşünürün eğitim felsefeleri ele alınmıştır. Eğitim uygulamaları ve felsefesiyle bağlantılı olan eğitim görüşleriyle Hegel'in; eğitimci yönü, eğitime ve kültüre yönelik eleştirileri ve üstinsanın bir eğitim ideali olarak ele alınma imkânını yaratması ile Nietzsche'nin, eğitim felsefesi konusunda bize söylecekleri vardır. Okuyucular, iki düşünürün eğitim felsefelerini karşılaştırırken aynı zamanda toplum yaşamına uygun vatandaş ve devlet kademelerine memur yetiştirecek eğitim felsefesi ile toplumun bütün değerlerine karşı durarak kendi değerlerini yaratan dâhiyi yetiştirecek eğitim felsefesi arasında da karşılaştırma yapma imkânı bulacaktır.