“Ne tuhaf! Değirmen taşının bulunduğu yer bomboşmuş. Ne bir çuval ne bir buğday tanesi... Duvarlarındaki örümcek ağlarının üstünde undan eser yokmuş. Değirmende olan o sıcak öğütülmüş buğday kokusu bile yokmuş... Değirmenin yük direği toz içindeymiş ve sıska kedi, üstünde uyuyormuş.
Aşağı odada da aynı sefalet, aynı terk edilmişlik... Pis bir yatak, üstünde birkaç paçavra, merdiven basamağında bir parça kurumuş ekmek, sonra bir köşede, patlamış yerlerinden moloz ve kireç alçı parçaları dökülmüş üç dört çuval...
İşte Cornille Ustanın sırrı !”
Çocuk Klasi̇kleri̇ seri̇mi̇zle si̇z çocukları bu kez de Alphonse Daudet’un kaleminden Değirmenimden Mektuplar kitabıyla buluşturuyoruz.
“Ne tuhaf! Değirmen taşının bulunduğu yer bomboşmuş. Ne bir çuval ne bir buğday tanesi... Duvarlarındaki örümcek ağlarının üstünde undan eser yokmuş. Değirmende olan o sıcak öğütülmüş buğday kokusu bile yokmuş... Değirmenin yük direği toz içindeymiş ve sıska kedi, üstünde uyuyormuş.
Aşağı odada da aynı sefalet, aynı terk edilmişlik... Pis bir yatak, üstünde birkaç paçavra, merdiven basamağında bir parça kurumuş ekmek, sonra bir köşede, patlamış yerlerinden moloz ve kireç alçı parçaları dökülmüş üç dört çuval...
İşte Cornille Ustanın sırrı !”
Çocuk Klasi̇kleri̇ seri̇mi̇zle si̇z çocukları bu kez de Alphonse Daudet’un kaleminden Değirmenimden Mektuplar kitabıyla buluşturuyoruz.