Avrupa Birliği (AB) insanlık tarihinin başardığı en ileri bütünleşme hareketidir. Daha önceleri Cengiz Han'ın ve Napolyon'un da büyük düşünceleri vardı ama onların zihnindeki model AB modelinden çok farklı idi. Ülkelerin ve halkların kendi kimliklerini ve çeşitliliklerini koruyarak kendi iradeleriyle devletlerarası bir bütünleşme gerçekleştirmeleri AB projesiyle mümkün olmuştur. Bu bütünleşmede halkların iradesinin tecelli ettiği forum da Avrupa Parlamentosudur.
AB, bugün, özellikle coğrafi açıdan, fikir babaları Jean Monnet ve Robert Schumann'ın tasarladıkları sınırların ötesine geçmiş bulunmaktadır. Ancak AB'de rağbet gören deyimiyle Birliğin “demokrasi açığını” kapatmak, fikir babalarının zihninde de mevcuttu. (...) Gelecekte Avrupa Parlamentosunun yetkilerinin nasıl bir evrim göstereceğini şimdiden kestirmek zordur. Ancak bu yetkilerin genişleme ve güçlenme istikametinde olduğu, bu kitaptaki değerli bilgilerden anlaşılmaktadır. Bu kitabın böyle bir zamanda yayımlanması bu açıdan da isabetli olmuştur.
Sayın Küçükaydın'ı bu titiz çalışmasından dolayı kutluyorum ve bu kitabın okuyucularına hayırlı olmasını diliyorum.
Avrupa Birliği (AB) insanlık tarihinin başardığı en ileri bütünleşme hareketidir. Daha önceleri Cengiz Han'ın ve Napolyon'un da büyük düşünceleri vardı ama onların zihnindeki model AB modelinden çok farklı idi. Ülkelerin ve halkların kendi kimliklerini ve çeşitliliklerini koruyarak kendi iradeleriyle devletlerarası bir bütünleşme gerçekleştirmeleri AB projesiyle mümkün olmuştur. Bu bütünleşmede halkların iradesinin tecelli ettiği forum da Avrupa Parlamentosudur.
AB, bugün, özellikle coğrafi açıdan, fikir babaları Jean Monnet ve Robert Schumann'ın tasarladıkları sınırların ötesine geçmiş bulunmaktadır. Ancak AB'de rağbet gören deyimiyle Birliğin “demokrasi açığını” kapatmak, fikir babalarının zihninde de mevcuttu. (...) Gelecekte Avrupa Parlamentosunun yetkilerinin nasıl bir evrim göstereceğini şimdiden kestirmek zordur. Ancak bu yetkilerin genişleme ve güçlenme istikametinde olduğu, bu kitaptaki değerli bilgilerden anlaşılmaktadır. Bu kitabın böyle bir zamanda yayımlanması bu açıdan da isabetli olmuştur.
Sayın Küçükaydın'ı bu titiz çalışmasından dolayı kutluyorum ve bu kitabın okuyucularına hayırlı olmasını diliyorum.