Halk egemenliğinin esas alındığı bir yönetim biçimi olan demokrasi; hukukun üstünlüğü, insan hakları ve eşitlik gibi ilkelerin devamlılığını sağlamakta; 3000 yıllık tarihiyle de en köklü siyasi sistemlerin başında gelmektedir. Ne var ki bu asli vasıflarına ve tarihsel hafızasına rağmen demokrasiye duyulan güven, giderek azalmaktadır.
David Van Reybrouck, seçim sistemine indirgenmiş günümüz demokrasisinin güvenilirliğini artık yitirdiğine ve siyasi nüfuzlarını kaybetmek istemeyen çevrelerin elinde, bir çıkar aracına dönüştüğüne dikkat çekmektedir. Dolayısıyla demokratik bir sistemi gelecek nesillere aktarabilmek adına siyasi ve sosyal alanlarda çeşitli reformlar yapmamız gerektiğini savunmaktadır.
Demokrasi Krizi, demokrasinin güven bunalımı yaşamasına neden olan başlıca sebepleri sorgulamakta ve tarihî bir perspektifi esas alarak, herkes için yeterli bir sistem hâline nasıl dönüştürülebileceği konusunda ilgi çekici fikirler sunmaktadır.
Halk egemenliğinin esas alındığı bir yönetim biçimi olan demokrasi; hukukun üstünlüğü, insan hakları ve eşitlik gibi ilkelerin devamlılığını sağlamakta; 3000 yıllık tarihiyle de en köklü siyasi sistemlerin başında gelmektedir. Ne var ki bu asli vasıflarına ve tarihsel hafızasına rağmen demokrasiye duyulan güven, giderek azalmaktadır.
David Van Reybrouck, seçim sistemine indirgenmiş günümüz demokrasisinin güvenilirliğini artık yitirdiğine ve siyasi nüfuzlarını kaybetmek istemeyen çevrelerin elinde, bir çıkar aracına dönüştüğüne dikkat çekmektedir. Dolayısıyla demokratik bir sistemi gelecek nesillere aktarabilmek adına siyasi ve sosyal alanlarda çeşitli reformlar yapmamız gerektiğini savunmaktadır.
Demokrasi Krizi, demokrasinin güven bunalımı yaşamasına neden olan başlıca sebepleri sorgulamakta ve tarihî bir perspektifi esas alarak, herkes için yeterli bir sistem hâline nasıl dönüştürülebileceği konusunda ilgi çekici fikirler sunmaktadır.