Demokrasi Seferberliği 1989 ile 2011 Yıllarının Karşılaştırması
Garip bir şekilde, Kuzey Afrika'da en son demokrasi protestosu dalgasını göstermek için kullanılan görseller kitlesel protestoyu yansıtırken, toplumsal hareketler üzerine yapılan araştırmalar ve demokratikleşme nadiren birbirleriyle etkileşime girmiştir. Bu kitap bu boşluğu, toplumsal hareket araştırmaları objektifinden demokratikleşme süreçlerine bakarak doldurmayı amaçlamaktadır.
Yazar, demokratikleşmenin her zaman tabandan üretildiğini varsaymadan, kitlelerin seçkinlerle etkileşime girme biçimleri ve müzakere merkezli protesto biçimlerini inceleyerek demokratikleşmenin farklı yollarını belirler: Olaylı demokratikleşme, katılımcı anlaşmalar ve sorunlu demokratikleşme. Odaklanılan ana konu yolların birincisidir: Olaylı demokratikleşme; otoriter rejimlerin genellikle kısa ama yoğun protesto dalgaları sonrasında parçalandığı vakalar. Bu inceleme, bazı dönüştürücü olayların özel gücünü kabul ederek, onları etraflarını saran çok sayıda daha az görünen, ancak yine de önemli protestolar da dâhil olmak üzere daha geniş seferberlik süreçlerinin içerisine yerleştirir. Bilişsel, duygulanımsal ve ilişkisel mekanizmalar muhaliflerin hareket ettiği bağlamların dönüştürücüleri olarak belirlenmiştir. Üç yolun hepsinde, kaynakların seferberliği, çerçeveleme süreçleri ve fırsatların kullanımı farklı kombinasyonlarda eylem içinde gelişecektir. 1989'da Orta ve Doğu Avrupa'da ve 2011'de Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da gerçekleşen iki demokrasi protestosu dalgasının kapsamında farklı vakaların karşılaştırılması, yazarın demokrasi seferberliklerinde ortaya çıkan nedensel mekanizmalar ve koşullara ilişkin kuramlar üretmesini mümkün kılmıştır.
Garip bir şekilde, Kuzey Afrika'da en son demokrasi protestosu dalgasını göstermek için kullanılan görseller kitlesel protestoyu yansıtırken, toplumsal hareketler üzerine yapılan araştırmalar ve demokratikleşme nadiren birbirleriyle etkileşime girmiştir. Bu kitap bu boşluğu, toplumsal hareket araştırmaları objektifinden demokratikleşme süreçlerine bakarak doldurmayı amaçlamaktadır.
Yazar, demokratikleşmenin her zaman tabandan üretildiğini varsaymadan, kitlelerin seçkinlerle etkileşime girme biçimleri ve müzakere merkezli protesto biçimlerini inceleyerek demokratikleşmenin farklı yollarını belirler: Olaylı demokratikleşme, katılımcı anlaşmalar ve sorunlu demokratikleşme. Odaklanılan ana konu yolların birincisidir: Olaylı demokratikleşme; otoriter rejimlerin genellikle kısa ama yoğun protesto dalgaları sonrasında parçalandığı vakalar. Bu inceleme, bazı dönüştürücü olayların özel gücünü kabul ederek, onları etraflarını saran çok sayıda daha az görünen, ancak yine de önemli protestolar da dâhil olmak üzere daha geniş seferberlik süreçlerinin içerisine yerleştirir. Bilişsel, duygulanımsal ve ilişkisel mekanizmalar muhaliflerin hareket ettiği bağlamların dönüştürücüleri olarak belirlenmiştir. Üç yolun hepsinde, kaynakların seferberliği, çerçeveleme süreçleri ve fırsatların kullanımı farklı kombinasyonlarda eylem içinde gelişecektir. 1989'da Orta ve Doğu Avrupa'da ve 2011'de Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da gerçekleşen iki demokrasi protestosu dalgasının kapsamında farklı vakaların karşılaştırılması, yazarın demokrasi seferberliklerinde ortaya çıkan nedensel mekanizmalar ve koşullara ilişkin kuramlar üretmesini mümkün kılmıştır.