Devlet borçları, iktisadi açıdan çok yönlü bir araştırma konusudur. Hem para politikası hem de maliye politikasına konu olan devlet borçları, ekonomik büyüme, fiyat istikrarı, faizler, gelir dağılımı, kamu gelirleri, kamu harcamaları ve ödemeler dengesi ile çok yakın ilişkili olması dolayısıyla makro iktisadın en önemli konularından birisidir. Özellikle son dönemde uluslararası finansal krizlerin konusu olması ve ulusal ve uluslararası siyasi dengeleri etkilemesi de devlet borçlarını hem sokakta hem akademide gündemde tutmaktadır. Devlet borçlarının çok yönlü bir araştırma konusu olması detaylarda kendini göstermektedir. Gelişmekte olan ülkelerde yapılan portföy yatırımlarının tüketim harcamalarının finansmanında kullanılması dolayısıyla borç geri ödemelerinde sorun çıkardığı sesli olarak ifade edilmektedir. Araştırmanın bir diğer yönü iç denge ile ilgilidir. İçeride kamu açıklarının finansmanı için borçlanmaya gidilirken alıcılar tarafından yüksek ve risksiz faiz getirisinin avantajı hesaplanmaktadır. Yine bir yandan para arzını kontrol etmenin aracısı olan devlet borçları, diğer yandan bankalar tarafından olağanüstü düzeyde kaydi para oluşturmak suretiyle para arzının asıl sahibinin bankalar olmasına dolaylı olarak hizmet etmektedir. Bu çalışma devlet borçlarının teorik olarak etraflıca incelenmesini sağlayan ve kronolojik olarak Türkiye örneğinde gelişimini ortaya koyan bir çalışmadır. Önemini ortaya koymak adına her ne kadar borçlanmanın bazı ağır sonuçları vurgulanmış olsa da farklı teorilere yer verilerek objektif bir bakış açısıyla konulara yaklaşılmış ve yorum araştırmacıya bırakılmıştır.
Devlet borçları, iktisadi açıdan çok yönlü bir araştırma konusudur. Hem para politikası hem de maliye politikasına konu olan devlet borçları, ekonomik büyüme, fiyat istikrarı, faizler, gelir dağılımı, kamu gelirleri, kamu harcamaları ve ödemeler dengesi ile çok yakın ilişkili olması dolayısıyla makro iktisadın en önemli konularından birisidir. Özellikle son dönemde uluslararası finansal krizlerin konusu olması ve ulusal ve uluslararası siyasi dengeleri etkilemesi de devlet borçlarını hem sokakta hem akademide gündemde tutmaktadır. Devlet borçlarının çok yönlü bir araştırma konusu olması detaylarda kendini göstermektedir. Gelişmekte olan ülkelerde yapılan portföy yatırımlarının tüketim harcamalarının finansmanında kullanılması dolayısıyla borç geri ödemelerinde sorun çıkardığı sesli olarak ifade edilmektedir. Araştırmanın bir diğer yönü iç denge ile ilgilidir. İçeride kamu açıklarının finansmanı için borçlanmaya gidilirken alıcılar tarafından yüksek ve risksiz faiz getirisinin avantajı hesaplanmaktadır. Yine bir yandan para arzını kontrol etmenin aracısı olan devlet borçları, diğer yandan bankalar tarafından olağanüstü düzeyde kaydi para oluşturmak suretiyle para arzının asıl sahibinin bankalar olmasına dolaylı olarak hizmet etmektedir. Bu çalışma devlet borçlarının teorik olarak etraflıca incelenmesini sağlayan ve kronolojik olarak Türkiye örneğinde gelişimini ortaya koyan bir çalışmadır. Önemini ortaya koymak adına her ne kadar borçlanmanın bazı ağır sonuçları vurgulanmış olsa da farklı teorilere yer verilerek objektif bir bakış açısıyla konulara yaklaşılmış ve yorum araştırmacıya bırakılmıştır.