İletişim kavramı en genel tanımıyla anlama, anlatma ve anlaşma sanatı olup anlamları ortak kılma üzerine odaklanmayı gerektiren bir süreçtir. İletişim araçları geçmişten bugüne dek mesafeleri kısaltarak insanların daha kolay haberleşmesini sağlamış; bu bağlamda gazete, telgraf, telefon, radyo ve televizyona son olarak da internet eklenmiştir. Dolayısıyla ilk insandan bugüne değin var olan iletişim olgusu, internet teknolojisiyle birlikte dijital ortama da sirayet etmiştir.
Bilindiği üzere içerisinde yaşadığımız dönem “Dijital Çağ” olarak adlandırılmaktadır. Bu çağ, insanlık tarihinin değişimi ve dönüşümü bakımından büyük bir ivme kazanmış ve neredeyse kontrol edilemez bir hale gelmiştir. Bu döneme yön veren başat argüman ise hiç kuşkusuz teknolojidir. Çünkü teknoloji insan yaşamını kolaylaştıran yönüyle ön plana çıkmakta ve hayatın her alanında baş gösteren tarafıyla yaşamda etkisini sürdürmektedir. Teknolojinin ürünü olan dijitalleşme kavramı ise internet sayesinde bilginin sayısallaşması anlamına gelmekte; elde edilen verilerin sayısal hale getirilerek çeşitli platformlarda yer edinme sürecine gönderme yapmaktadır.
Dijitalleşmeyle elektronik kitaplara, dijital kütüphanelere, dijital ansiklopedilere, dijital gazetelere, makalelere ve web sayfalarına erişim saniyeler içerisinde gerçekleşir olmuştur. Bu köklü değişim; bilgiye erişim ve bilginin paylaşım sürecini de değiştirmiştir. Dolayısıyla bu süreç artık hiç bitmeyecek bir döngüye işaret etmektedir. Çünkü dijital çağ hem gündelik yaşamı hem toplumsal yapıyı hem de norm ve değerleri değiştirip dönüştürmeye devam etmektir. Yani dijitalleşmeyle birlikte bireylerin duyguları, düşünceleri, yaşam biçimleri, istekleri, ihtiyaçları, ilişki biçimleri ve beklentileri yeniden yapılanmış ve bu yapılanma yeni süreçleri gün yüzüne çıkarmıştır. Örneğin dijital çağ özellikle iletişimde zaman ve mekân kavramlarını altüst etmiş; bireye dilediği an, dilediği yerden, dilediği içeriğe erişebilme fırsatını sunmuştur. Dolayısıyla bugün “dijital medya” sürecini tartışmak kaçınılmaz olmuştur.
İletişim kavramı en genel tanımıyla anlama, anlatma ve anlaşma sanatı olup anlamları ortak kılma üzerine odaklanmayı gerektiren bir süreçtir. İletişim araçları geçmişten bugüne dek mesafeleri kısaltarak insanların daha kolay haberleşmesini sağlamış; bu bağlamda gazete, telgraf, telefon, radyo ve televizyona son olarak da internet eklenmiştir. Dolayısıyla ilk insandan bugüne değin var olan iletişim olgusu, internet teknolojisiyle birlikte dijital ortama da sirayet etmiştir.
Bilindiği üzere içerisinde yaşadığımız dönem “Dijital Çağ” olarak adlandırılmaktadır. Bu çağ, insanlık tarihinin değişimi ve dönüşümü bakımından büyük bir ivme kazanmış ve neredeyse kontrol edilemez bir hale gelmiştir. Bu döneme yön veren başat argüman ise hiç kuşkusuz teknolojidir. Çünkü teknoloji insan yaşamını kolaylaştıran yönüyle ön plana çıkmakta ve hayatın her alanında baş gösteren tarafıyla yaşamda etkisini sürdürmektedir. Teknolojinin ürünü olan dijitalleşme kavramı ise internet sayesinde bilginin sayısallaşması anlamına gelmekte; elde edilen verilerin sayısal hale getirilerek çeşitli platformlarda yer edinme sürecine gönderme yapmaktadır.
Dijitalleşmeyle elektronik kitaplara, dijital kütüphanelere, dijital ansiklopedilere, dijital gazetelere, makalelere ve web sayfalarına erişim saniyeler içerisinde gerçekleşir olmuştur. Bu köklü değişim; bilgiye erişim ve bilginin paylaşım sürecini de değiştirmiştir. Dolayısıyla bu süreç artık hiç bitmeyecek bir döngüye işaret etmektedir. Çünkü dijital çağ hem gündelik yaşamı hem toplumsal yapıyı hem de norm ve değerleri değiştirip dönüştürmeye devam etmektir. Yani dijitalleşmeyle birlikte bireylerin duyguları, düşünceleri, yaşam biçimleri, istekleri, ihtiyaçları, ilişki biçimleri ve beklentileri yeniden yapılanmış ve bu yapılanma yeni süreçleri gün yüzüne çıkarmıştır. Örneğin dijital çağ özellikle iletişimde zaman ve mekân kavramlarını altüst etmiş; bireye dilediği an, dilediği yerden, dilediği içeriğe erişebilme fırsatını sunmuştur. Dolayısıyla bugün “dijital medya” sürecini tartışmak kaçınılmaz olmuştur.