Teknolojik ve ekonomik gelişmelerin sonucunda Endüstri 4.0 dönemine girilmiş olup, bu dönemin İş Hukuku'na katkısı atipik istihdam modelleri olmuştur. Türk İş Hukuku'nda 2016 yılında bu modellerin arasına işyerinden uzakta bilgi ve iletişim teknolojisi kullanılarak yapılan bir çalışma modeli olan "dijital çalışma", diğer adıyla "tele çalışma" katılmıştır. Dijital çalışma, İş Hukuku bağlamında birçok noktada hukuki sorun doğurmaktadır ve önümüzdeki yıllarda da teknolojik gelişmelere bağlı olarak yeni hukuki sorunlar ortaya çıkmaya devam edecek gibi görünmektedir. Özellikle uygulama bakımından bu sorunların çözümlenmesi önem arz etmektedir. Fakat dijital çalışmaya ilişkin hukuki sorunlara, mevcut hukuk sistemi içerisinde tek tip ve kesin bir çözüm getirmek oldukça zordur. İş Hukuku'nun teknolojik gelişmelerin hızına doğal olarak yetişemediği, dolayısıyla hala geleneksel bir çalışma dünyasının ruhunu soluduğu ifade edilebilir. Bu kitapta, uzaktan çalışmanın bir alt türü olan dijital çalışma bakımından gelecekte yargımızı oldukça meşgul etmesi muhtemel hukuki sorunlara, yabancı hukuk sistemlerinden ve yargı kararlarından yararlanılarak bazı çözüm önerileri getirilmeye çalışılacaktır.
Bu kapsamda, bu kitapta ilk bölüm, genel olarak uzaktan çalışma ve dijital çalışmaya ilişkin terminolojiye, dijital çalışmanın unsurları ile yarar ve sakıncalarının ele alınması konularına ve dijital çalışanın hukuki statüsü konusuna ayrılmıştır. İkinci bölümde İş Hukuku'nda işçinin korunması bakımından çalışma süresi ve kayıt altına alınması konusu üzerinde kapsamlı bir şekilde durulacaktır. Üçüncü bölümde ise yine çalışma süresi ile bağlantılı olan ve uluslararası hukukta oldukça tartışmalı yeni bir kavram olan işçinin ulaşılamama hakkı değerlendirilecektir. Dördüncü ve son bölümün konusu ise esasında işçinin korunmasının çalışma süresi ile birlikte ikinci ayağını oluşturan, işverenin iş sağlığı ve güvenliğini sağlama borcudur. Bu bölümde ayrıca dijital çalışmada iş kazası ve meslek hastalığı konuları da incelenecektir.
Teknolojik ve ekonomik gelişmelerin sonucunda Endüstri 4.0 dönemine girilmiş olup, bu dönemin İş Hukuku'na katkısı atipik istihdam modelleri olmuştur. Türk İş Hukuku'nda 2016 yılında bu modellerin arasına işyerinden uzakta bilgi ve iletişim teknolojisi kullanılarak yapılan bir çalışma modeli olan "dijital çalışma", diğer adıyla "tele çalışma" katılmıştır. Dijital çalışma, İş Hukuku bağlamında birçok noktada hukuki sorun doğurmaktadır ve önümüzdeki yıllarda da teknolojik gelişmelere bağlı olarak yeni hukuki sorunlar ortaya çıkmaya devam edecek gibi görünmektedir. Özellikle uygulama bakımından bu sorunların çözümlenmesi önem arz etmektedir. Fakat dijital çalışmaya ilişkin hukuki sorunlara, mevcut hukuk sistemi içerisinde tek tip ve kesin bir çözüm getirmek oldukça zordur. İş Hukuku'nun teknolojik gelişmelerin hızına doğal olarak yetişemediği, dolayısıyla hala geleneksel bir çalışma dünyasının ruhunu soluduğu ifade edilebilir. Bu kitapta, uzaktan çalışmanın bir alt türü olan dijital çalışma bakımından gelecekte yargımızı oldukça meşgul etmesi muhtemel hukuki sorunlara, yabancı hukuk sistemlerinden ve yargı kararlarından yararlanılarak bazı çözüm önerileri getirilmeye çalışılacaktır.
Bu kapsamda, bu kitapta ilk bölüm, genel olarak uzaktan çalışma ve dijital çalışmaya ilişkin terminolojiye, dijital çalışmanın unsurları ile yarar ve sakıncalarının ele alınması konularına ve dijital çalışanın hukuki statüsü konusuna ayrılmıştır. İkinci bölümde İş Hukuku'nda işçinin korunması bakımından çalışma süresi ve kayıt altına alınması konusu üzerinde kapsamlı bir şekilde durulacaktır. Üçüncü bölümde ise yine çalışma süresi ile bağlantılı olan ve uluslararası hukukta oldukça tartışmalı yeni bir kavram olan işçinin ulaşılamama hakkı değerlendirilecektir. Dördüncü ve son bölümün konusu ise esasında işçinin korunmasının çalışma süresi ile birlikte ikinci ayağını oluşturan, işverenin iş sağlığı ve güvenliğini sağlama borcudur. Bu bölümde ayrıca dijital çalışmada iş kazası ve meslek hastalığı konuları da incelenecektir.