Divan Yolu'ndan Pera'ya Selametle - Modern Türk Şiirine Doğru

Stok Kodu:
9786254082887
Boyut:
13.5x21
Sayfa Sayısı:
639
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2022-03
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
%30 indirimli
410,00TL
287,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 35,08TL
9786254082887
1237296
Divan Yolu'ndan Pera'ya Selametle - Modern Türk Şiirine Doğru
Divan Yolu'ndan Pera'ya Selametle - Modern Türk Şiirine Doğru
287.00

Şiir uzun ve serüvenli bir yolculuktur; lâkin, bazen yolculuk olduğu farkedilmez, bazen de ne kadar uzun sürdüğü... Kimi zaman maceraları anlaşılmaz, kimi zaman da varılmak istenen menzile ulaşıldığı... Klâsik Osmanlı şiirinin sergüzeşti, Topkapı Sarayı’nın cümle kapısı önünden başlar. Dîvanyolu’ndan âheste-beste bir yürüyüşle Haliç’e kadar gelişi üç asrı bulan şiir, Azapkapısı kıyılarında şöyle bir soluklanır. Karşıya geçmek için üççifte kayık aramakla oyalanırken cisr-i cedid de tamamlanıvermiştir. Dört asır boyu Pera’ya çıkmak ihtiyacı duymayan Osmanlı, artık oraya ulaşımın en kolay yolunu aramakta ise, şiirin de bu kestirme yolları kullanma hakkı kendiliğinden doğmuş demektir. Elinizdeki kitap, işte bu cevelânın iki menzil arasını anlatıyor. Yolculuğunu Haliç sahillerinden aktarmaya başladığı şiiri, Unkapanı yokuşunu kan-ter içinde tırmanırken yalnız bırakacak. “Koca bir seyahatin ne de küçük parçası!” demeyin; zîrâ, şiirin bu iki nokta arasını katetmesi bile iki asrı buldu ve şu koca kitabı doldurdu. Ötesini varın siz düşünün.

Şiir uzun ve serüvenli bir yolculuktur; lâkin, bazen yolculuk olduğu farkedilmez, bazen de ne kadar uzun sürdüğü... Kimi zaman maceraları anlaşılmaz, kimi zaman da varılmak istenen menzile ulaşıldığı... Klâsik Osmanlı şiirinin sergüzeşti, Topkapı Sarayı’nın cümle kapısı önünden başlar. Dîvanyolu’ndan âheste-beste bir yürüyüşle Haliç’e kadar gelişi üç asrı bulan şiir, Azapkapısı kıyılarında şöyle bir soluklanır. Karşıya geçmek için üççifte kayık aramakla oyalanırken cisr-i cedid de tamamlanıvermiştir. Dört asır boyu Pera’ya çıkmak ihtiyacı duymayan Osmanlı, artık oraya ulaşımın en kolay yolunu aramakta ise, şiirin de bu kestirme yolları kullanma hakkı kendiliğinden doğmuş demektir. Elinizdeki kitap, işte bu cevelânın iki menzil arasını anlatıyor. Yolculuğunu Haliç sahillerinden aktarmaya başladığı şiiri, Unkapanı yokuşunu kan-ter içinde tırmanırken yalnız bırakacak. “Koca bir seyahatin ne de küçük parçası!” demeyin; zîrâ, şiirin bu iki nokta arasını katetmesi bile iki asrı buldu ve şu koca kitabı doldurdu. Ötesini varın siz düşünün.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat