Lady Montagu, İmparatorluk topraklarının Balkanlarından başladığı gezisine Yunanistan’dan devam ediyor. Batılı bir kadın gözüyle, Doğu’nun, Türkler’in ihtişamının, belki de son pırıltılarını satırlarına döküyor. Bu satırlar arasında Türk kadınlarının son derece asil, bakımlı ve güzel olduklarını, öte tarafta Fransız kadınlarının soluk ve bakımsız çehrelerini açık yüreklilikle söylüyor. Aynı zamanda Türkler’in yabancı birine meraklı ve lüzumsuz sorular sormayacak kadar soylu olduklarını yazıyor.
Bu mektuplarla, art arda kopukluklarla, epeyce kararan kültür ve medeniyetimiz, toplumsal gerçekliğimiz Lady Montagu’nun ışığıyla, biraz da olsa parlayacaktır.
Lady Montagu, İmparatorluk topraklarının Balkanlarından başladığı gezisine Yunanistan’dan devam ediyor. Batılı bir kadın gözüyle, Doğu’nun, Türkler’in ihtişamının, belki de son pırıltılarını satırlarına döküyor. Bu satırlar arasında Türk kadınlarının son derece asil, bakımlı ve güzel olduklarını, öte tarafta Fransız kadınlarının soluk ve bakımsız çehrelerini açık yüreklilikle söylüyor. Aynı zamanda Türkler’in yabancı birine meraklı ve lüzumsuz sorular sormayacak kadar soylu olduklarını yazıyor.
Bu mektuplarla, art arda kopukluklarla, epeyce kararan kültür ve medeniyetimiz, toplumsal gerçekliğimiz Lady Montagu’nun ışığıyla, biraz da olsa parlayacaktır.