Batılı siyasal düşünce tarihçileri, kendilerini sadece Batı Avrupa'daki toplumsal ve siyasal düşünceyi incelemekle sınırlandırdılar. Elinizdeki çalışma Doğu dünyasının gelişimini etkileyen büyük imparatorluklardaki siyasal düşünceleri inceleyerek bu sınırlılığın ötesine geçmeye çalışıyor.Seidler bunu, siyasal düşünceyi genel bir toplumsal ve ekonomik çerçeve içine oturtarak ve düşüncenin ortaya çıkış koşullarının, kökenlerinin ve tarihin seyrini nasıl etkilediğinin izini sürerek yapıyor. Batı Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri'ndeki siyasal düşünce incelemelerini niteleyen bir ihmali, Doğu siyasal düşüncesinin ihmalini, giderme teşebbüsü olan bu kitap bir anlamda tarihsel ufku derinleştirme çabasını temsil ediyor. Doğu siyasal düşüncesine ilişkin nesnel bir açıklama çerçevesi sunma gayretiyle hareket eden Seidler kitap boyunca sınıf mücadelesine ve siyasal düşüncenin sınıfsal niteliğine hususi bir önem veriyor.
“Avrupa'nın Doğu'yla teması, esasen savaş alanında ve pazar yerinde gerçekleşmiştir. Siyasal sistemlere ve siyasal düşüncelere ilgiçok az olmuştur. İlgi, çoğunlukla Avrupa geleneğine odaklanmıştır. Siyasal düşüncelerin tarihi konusundaki çalışmalarımda, Avrupa merkezciliğin ötesine geçmeye çalıştım. Şayet bu kitap, siyasal düşünce tarihi öğretimindeki Avrupa merkezli yaklaşımın değişmesine az da olsa katkıda bulunabilirse amacını yerine getirmiş olacak.” G. L. Seidler
Batılı siyasal düşünce tarihçileri, kendilerini sadece Batı Avrupa'daki toplumsal ve siyasal düşünceyi incelemekle sınırlandırdılar. Elinizdeki çalışma Doğu dünyasının gelişimini etkileyen büyük imparatorluklardaki siyasal düşünceleri inceleyerek bu sınırlılığın ötesine geçmeye çalışıyor.Seidler bunu, siyasal düşünceyi genel bir toplumsal ve ekonomik çerçeve içine oturtarak ve düşüncenin ortaya çıkış koşullarının, kökenlerinin ve tarihin seyrini nasıl etkilediğinin izini sürerek yapıyor. Batı Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri'ndeki siyasal düşünce incelemelerini niteleyen bir ihmali, Doğu siyasal düşüncesinin ihmalini, giderme teşebbüsü olan bu kitap bir anlamda tarihsel ufku derinleştirme çabasını temsil ediyor. Doğu siyasal düşüncesine ilişkin nesnel bir açıklama çerçevesi sunma gayretiyle hareket eden Seidler kitap boyunca sınıf mücadelesine ve siyasal düşüncenin sınıfsal niteliğine hususi bir önem veriyor.
“Avrupa'nın Doğu'yla teması, esasen savaş alanında ve pazar yerinde gerçekleşmiştir. Siyasal sistemlere ve siyasal düşüncelere ilgiçok az olmuştur. İlgi, çoğunlukla Avrupa geleneğine odaklanmıştır. Siyasal düşüncelerin tarihi konusundaki çalışmalarımda, Avrupa merkezciliğin ötesine geçmeye çalıştım. Şayet bu kitap, siyasal düşünce tarihi öğretimindeki Avrupa merkezli yaklaşımın değişmesine az da olsa katkıda bulunabilirse amacını yerine getirmiş olacak.” G. L. Seidler