Türkiye Cumhuriyeti Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Türkün ve Türk Devletinin Bekası ile alâkalı tespit ettiğim mevzuları; farklı münderecatlarıyla, Altmış yıl boyunca; her rastladığımda, tekrar tekrar işledim.
Yaş, Yetmişi geçtiğinde; bu, Türkün ve Türk Devletinin, Bekası ile alâkalı; “Tekrar tekrar işlediğim mevzuları”; ayrı başlıklara bölerek, kitaplar hâlinde, toparlamayı, tasarladım.Bu yıl (2020), Türkün ve Türk Devletinin Bekası ile alâkalı Çalışmalarımdan, Ayrılma Yılı.Geçen Altmış Yıldan aklımda kalan, hafızama kazınan: Bulgar, harıl harıl Türkün, adını değiştirirken; Sırtımda, On kiloluk teyple, ben, “Bulgaristan Türkü, sahipsiz değil!” diye; kendi aklımla Türklük İlmi Tahkikatı için; Bulgaristanı bucak bucak dolaşarak, veri topladığım!... Türkiyeye zorunlu olarak, Göç edince de, topladığım o verilere istinaden; Dört Ciltlik, “Türk Kimliği”, Çalışmamı, neşrettiğim; (Niğde Üniversitesi Neşriyatı.
1998-2002); aklımdan hiçbir zaman çıkmayacak!
...Zaman (2020), Türkün ve Türk Devletinin Bekası ile Alâkalı çalışmalarımdan, ayrılık zamanı; onlardan, “İki bin küsür yıldır arzı mevut uğruna Katledilen Türk ve Türkiye”, adlı çalışmamı, İnternette neşrettim...
Türkün ve Türk Devletinin Bekası ile alâkalı Çalışmamın, Bulgaristanda yazılı kısmı; bir hayli zaman (1989-1998), ”Ahmet Tacemen, budur!”, diye; Fotokopi olarak, sevenlerimin ve sevmeyenlerimin, ellerinde dolaştı...
Sonraları, malûm, Çalışmamın, Türkiyede yazılan kısımları, tarafımdan; İlim Adamlarına, Millet Vekillerine, Bürokratlara, Matbuat Mensuplarına, Belediye Reislerine, Muhtarlara; Elektronik Posta, olarak, gönderildiler. Türkiye de, beni böyle hatırlayacak; onun aklına böyle kazındım!...
Önünüzdeki Çalışmam, “Dünyanın Cennete Devşirilmesine Ramak Kala”; bu adı Almadan, evvel, “Türkün ve Türk Devletinin Bekası”, adını taşıdı.Bu sebepten, bu Çalışmamı, neşredilmesi teklifiyle, evvelâ Türkiye Cumhuriyeti Büyük Millet Meclisi Başkanlığına, müracaat etmem, tabiîdir.
Türkiye Cumhuriyeti Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Türkün ve Türk Devletinin Bekası ile alâkalı tespit ettiğim mevzuları; farklı münderecatlarıyla, Altmış yıl boyunca; her rastladığımda, tekrar tekrar işledim.
Yaş, Yetmişi geçtiğinde; bu, Türkün ve Türk Devletinin, Bekası ile alâkalı; “Tekrar tekrar işlediğim mevzuları”; ayrı başlıklara bölerek, kitaplar hâlinde, toparlamayı, tasarladım.Bu yıl (2020), Türkün ve Türk Devletinin Bekası ile alâkalı Çalışmalarımdan, Ayrılma Yılı.Geçen Altmış Yıldan aklımda kalan, hafızama kazınan: Bulgar, harıl harıl Türkün, adını değiştirirken; Sırtımda, On kiloluk teyple, ben, “Bulgaristan Türkü, sahipsiz değil!” diye; kendi aklımla Türklük İlmi Tahkikatı için; Bulgaristanı bucak bucak dolaşarak, veri topladığım!... Türkiyeye zorunlu olarak, Göç edince de, topladığım o verilere istinaden; Dört Ciltlik, “Türk Kimliği”, Çalışmamı, neşrettiğim; (Niğde Üniversitesi Neşriyatı.
1998-2002); aklımdan hiçbir zaman çıkmayacak!
...Zaman (2020), Türkün ve Türk Devletinin Bekası ile Alâkalı çalışmalarımdan, ayrılık zamanı; onlardan, “İki bin küsür yıldır arzı mevut uğruna Katledilen Türk ve Türkiye”, adlı çalışmamı, İnternette neşrettim...
Türkün ve Türk Devletinin Bekası ile alâkalı Çalışmamın, Bulgaristanda yazılı kısmı; bir hayli zaman (1989-1998), ”Ahmet Tacemen, budur!”, diye; Fotokopi olarak, sevenlerimin ve sevmeyenlerimin, ellerinde dolaştı...
Sonraları, malûm, Çalışmamın, Türkiyede yazılan kısımları, tarafımdan; İlim Adamlarına, Millet Vekillerine, Bürokratlara, Matbuat Mensuplarına, Belediye Reislerine, Muhtarlara; Elektronik Posta, olarak, gönderildiler. Türkiye de, beni böyle hatırlayacak; onun aklına böyle kazındım!...
Önünüzdeki Çalışmam, “Dünyanın Cennete Devşirilmesine Ramak Kala”; bu adı Almadan, evvel, “Türkün ve Türk Devletinin Bekası”, adını taşıdı.Bu sebepten, bu Çalışmamı, neşredilmesi teklifiyle, evvelâ Türkiye Cumhuriyeti Büyük Millet Meclisi Başkanlığına, müracaat etmem, tabiîdir.