Çingeneler: Dünyanın olduğu kadar Türkiye'nin de sosyo-kültürel zenginliğidir. Tarihleri boyunca ne vatanları nede devletleri oldu. Gezginci toplum olarak yerleşiklerin ihtiyaçlarını karşıladıkları için hep aranan insanlar oldular. Adları daima itiyatla karşılanmış, zaman zaman toplumların tepkisini almıştır. Katledilmişler, horlanmışlar, ötekileştirilmişler, sürülmüşler ve yerleşim yerlerinin çeperlerinde yaşamaya mahkum edilmişlerdir. Öyle ki Çingene adını anmak bile tabu olmuştur.
1990 sonrası öncelikle Avrupa Birliğinin azınlıklara sahip çıkması sonucunda Çingenelerde gündeme gelmiştir. Yaşamlarında iyileştirmeler yapılmaktadır. Türkiye'de geri kalmamış ve Çingenelerin topluma kazandırılması yönünden azda olsa girişimler vardır.
Son zamanlarda Çingene adını değil, Roman adını benimsemişlerdir. Danslarıyla, müzikleriyle, düğünleriyle, fal bakmalarıyla belleğimizde yer etmiş olan Romanları yakından tanımanız için kapıyı aralayalım istedik…
Çingeneler: Dünyanın olduğu kadar Türkiye'nin de sosyo-kültürel zenginliğidir. Tarihleri boyunca ne vatanları nede devletleri oldu. Gezginci toplum olarak yerleşiklerin ihtiyaçlarını karşıladıkları için hep aranan insanlar oldular. Adları daima itiyatla karşılanmış, zaman zaman toplumların tepkisini almıştır. Katledilmişler, horlanmışlar, ötekileştirilmişler, sürülmüşler ve yerleşim yerlerinin çeperlerinde yaşamaya mahkum edilmişlerdir. Öyle ki Çingene adını anmak bile tabu olmuştur.
1990 sonrası öncelikle Avrupa Birliğinin azınlıklara sahip çıkması sonucunda Çingenelerde gündeme gelmiştir. Yaşamlarında iyileştirmeler yapılmaktadır. Türkiye'de geri kalmamış ve Çingenelerin topluma kazandırılması yönünden azda olsa girişimler vardır.
Son zamanlarda Çingene adını değil, Roman adını benimsemişlerdir. Danslarıyla, müzikleriyle, düğünleriyle, fal bakmalarıyla belleğimizde yer etmiş olan Romanları yakından tanımanız için kapıyı aralayalım istedik…