Salvador Dali’nin “Fotoğraf düş gücünü serbest bırakır” cümlesi ne kadar güzel ve yerinde bir ifadedir. Düş gücümüzü fotoğrafı çekmeden önce hayata geçirmeli, vermek istediğimiz mesajı, durduğumuz yeri, istediğimiz dramatik etkiyi nelerin oluşturacağı gibi unsurları baştan dikkate alarak fotoğrafımıza yansıtmalıyız.
İşte tam da Dali’nin o sözü üzerine, Sebastiao Salgado’nun “Fotoğrafı tüm ideolojinizle çekersiniz” sözünü peşinden de söylemek gerekir.
İdeoloji dünyayı algılayışımızdır aslında. Dünyayı algılayışımız da gelmiş olduğumuz aile, arkadaş çevremiz, almış olduğumuz eğitim, yaşamış olduğumuz kültür, siyasal bakışımız, dini yaklaşımlarımız gibi birçok unsurdan oluşmakta olup, ürettiğimiz ürünlere değer kazandıran bizden bir DNA’dır.
Bu da bizi fotoğraf çeken diğer insanlardan ayırmamızı sağlayan, bize özgü fotoğrafları ortaya çıkartan temel etkendir.
Salvador Dali’nin “Fotoğraf düş gücünü serbest bırakır” cümlesi ne kadar güzel ve yerinde bir ifadedir. Düş gücümüzü fotoğrafı çekmeden önce hayata geçirmeli, vermek istediğimiz mesajı, durduğumuz yeri, istediğimiz dramatik etkiyi nelerin oluşturacağı gibi unsurları baştan dikkate alarak fotoğrafımıza yansıtmalıyız.
İşte tam da Dali’nin o sözü üzerine, Sebastiao Salgado’nun “Fotoğrafı tüm ideolojinizle çekersiniz” sözünü peşinden de söylemek gerekir.
İdeoloji dünyayı algılayışımızdır aslında. Dünyayı algılayışımız da gelmiş olduğumuz aile, arkadaş çevremiz, almış olduğumuz eğitim, yaşamış olduğumuz kültür, siyasal bakışımız, dini yaklaşımlarımız gibi birçok unsurdan oluşmakta olup, ürettiğimiz ürünlere değer kazandıran bizden bir DNA’dır.
Bu da bizi fotoğraf çeken diğer insanlardan ayırmamızı sağlayan, bize özgü fotoğrafları ortaya çıkartan temel etkendir.