Dostoyevski’nin dört büyük romanından biri olan Ecinniler, gelmiş geçmiş en güçlü politik roman olma özelliğini de taşıyor. Yazılışından bu yana geçen 140 yılda, Camus ve Coetzee gibi edebiyatçıların, Wajda ve Godard gibi sinemacıların da aralarında bulunduğu birçok yaratıcıyı etkiledi, yapıtlarına esin kaynağı oldu. Yeşim Dinçer, Ecinniler’in dev gölgesinde yazılan ve ondan esintiler taşıyan çağdaş Türk romanlarını ele alıyor bu kitapta. Dostoyevski’nin karakterlerini, kurgusunu, yaşamını; en çok da polemiklerini hatırda tutarak. Orhan Pamuk’un Kar, Leyla Erbil’in Mektup Aşkları ve Kaan Arslanoğlu’nun İntihar yapıtlarının ışığında şu sorunun da yanıtı aranıyor bir yandan: Ecinniler’de ele alınan felsefi ve politik meseleler, insanın açmazı üzerine yapılan o uzun tartışmalar bugün hâlâ güncelliğini ve yakıcılığını nasıl koruyabiliyor? Belki de asıl cevaplamamız gereken o zor, çetrefilli soru, içinde yaşadığımız dünyanın Dostoyevski romanlarını neden giderek daha çok andırdığı.
Dostoyevski’nin dört büyük romanından biri olan Ecinniler, gelmiş geçmiş en güçlü politik roman olma özelliğini de taşıyor. Yazılışından bu yana geçen 140 yılda, Camus ve Coetzee gibi edebiyatçıların, Wajda ve Godard gibi sinemacıların da aralarında bulunduğu birçok yaratıcıyı etkiledi, yapıtlarına esin kaynağı oldu. Yeşim Dinçer, Ecinniler’in dev gölgesinde yazılan ve ondan esintiler taşıyan çağdaş Türk romanlarını ele alıyor bu kitapta. Dostoyevski’nin karakterlerini, kurgusunu, yaşamını; en çok da polemiklerini hatırda tutarak. Orhan Pamuk’un Kar, Leyla Erbil’in Mektup Aşkları ve Kaan Arslanoğlu’nun İntihar yapıtlarının ışığında şu sorunun da yanıtı aranıyor bir yandan: Ecinniler’de ele alınan felsefi ve politik meseleler, insanın açmazı üzerine yapılan o uzun tartışmalar bugün hâlâ güncelliğini ve yakıcılığını nasıl koruyabiliyor? Belki de asıl cevaplamamız gereken o zor, çetrefilli soru, içinde yaşadığımız dünyanın Dostoyevski romanlarını neden giderek daha çok andırdığı.