• Evden çıkarken kapıyı kilitleyip kilitlemediğinizi defalarca kontrol
etme ihtiyacı mı duyuyorsunuz?
• Ocağı, musluğu kapayıp kapamadığınıza emin olmakta zorluk
mu çekiyorsunuz?
• “Ütüyü, su ısıtıcısını, saç düzleştiricisini prizden çektim mi?” diye
şüpheye mi düşüyorsunuz?
• “Acaba söylediğim sözü karşımdaki yanlış mı anladı?” diye kontrol
etme ihtiyacı mı duyuyorsunuz?
• “Birine istemeden zarar verir miyim?” diye kaygılanarak insanlar-
la bir arada olmaktan kaçınıyor musunuz?
• E-posta, kısa mesaj ya da sosyal medya paylaşımlarınızı “Acaba
yanlış bir şey yazdım mı?” diye düşünerek tekrar tekrar kontrol
mu ediyorsunuz?
• Hayatınızdaki belirsizlikler karşısında aşırı kaygıya kapılıp mut-
lak eminlik sağlama çabası içine mi giriyorsunuz?
• Emin olmak amacıyla çevrenizdeki insanlardan sık sık onay alma
ihtiyacı mı duyuyorsunuz?
• Tüm bu şüpheler nedeniyle zihninizin iyice bulandığını, artık bel-
leğinize hiç güvenemediğinizi mi düşünüyorsunuz?
Prof. Dr. M. Hakan Türkçapar’ın editörlüğünde hazırlanan “Hayatı Anlamak” serisinin bu altıncı kitabında Prof. Dr. Aslıhan Dönmez,
şüphe ve kontrol alt tipi obsesif kompulsif bozukluğun ne olduğunu
ve neden ortaya çıktığını anlatırken, sizi bu psikiyatrik rahatsızlığı
Bilişsel Davranışçı Terapi teknikleriyle kendinize yardım ederek iyileştirmeye davet ediyor.
Prof. Dr. Aslıhan Dönmez, “Obsesif kompulsif bozukluk çoğunlukla insanlar tarafından sevilen, vicdani ve ahlaki değerleri yüksek,
sorumluluk sahibi, kimseyi kırmak istemeyen, toplum içinde ‘düzgün insan’ olarak kabul edilen kişilerde görülür. Bunun en önemli
nedeni, bu insanları ‘düzgün’ kılan kişilik özelliklerinin, obsesif kom-
pulsif bozukluğun gelişimi için verimli topraklar olmasıdır,” diyor.
Sizin için de bütün mesele “emin olmak ya da ol(a)mamak” ise bu
kitap size obsesif kompulsif bozukluğun emrinde harcadığınız onca
zaman, emek ve enerjiyi, artık onu yenmek üzere harcamanızı öneriyor ve bunu nasıl yapabileceğinizi gösteriyor.
• Evden çıkarken kapıyı kilitleyip kilitlemediğinizi defalarca kontrol
etme ihtiyacı mı duyuyorsunuz?
• Ocağı, musluğu kapayıp kapamadığınıza emin olmakta zorluk
mu çekiyorsunuz?
• “Ütüyü, su ısıtıcısını, saç düzleştiricisini prizden çektim mi?” diye
şüpheye mi düşüyorsunuz?
• “Acaba söylediğim sözü karşımdaki yanlış mı anladı?” diye kontrol
etme ihtiyacı mı duyuyorsunuz?
• “Birine istemeden zarar verir miyim?” diye kaygılanarak insanlar-
la bir arada olmaktan kaçınıyor musunuz?
• E-posta, kısa mesaj ya da sosyal medya paylaşımlarınızı “Acaba
yanlış bir şey yazdım mı?” diye düşünerek tekrar tekrar kontrol
mu ediyorsunuz?
• Hayatınızdaki belirsizlikler karşısında aşırı kaygıya kapılıp mut-
lak eminlik sağlama çabası içine mi giriyorsunuz?
• Emin olmak amacıyla çevrenizdeki insanlardan sık sık onay alma
ihtiyacı mı duyuyorsunuz?
• Tüm bu şüpheler nedeniyle zihninizin iyice bulandığını, artık bel-
leğinize hiç güvenemediğinizi mi düşünüyorsunuz?
Prof. Dr. M. Hakan Türkçapar’ın editörlüğünde hazırlanan “Hayatı Anlamak” serisinin bu altıncı kitabında Prof. Dr. Aslıhan Dönmez,
şüphe ve kontrol alt tipi obsesif kompulsif bozukluğun ne olduğunu
ve neden ortaya çıktığını anlatırken, sizi bu psikiyatrik rahatsızlığı
Bilişsel Davranışçı Terapi teknikleriyle kendinize yardım ederek iyileştirmeye davet ediyor.
Prof. Dr. Aslıhan Dönmez, “Obsesif kompulsif bozukluk çoğunlukla insanlar tarafından sevilen, vicdani ve ahlaki değerleri yüksek,
sorumluluk sahibi, kimseyi kırmak istemeyen, toplum içinde ‘düzgün insan’ olarak kabul edilen kişilerde görülür. Bunun en önemli
nedeni, bu insanları ‘düzgün’ kılan kişilik özelliklerinin, obsesif kom-
pulsif bozukluğun gelişimi için verimli topraklar olmasıdır,” diyor.
Sizin için de bütün mesele “emin olmak ya da ol(a)mamak” ise bu
kitap size obsesif kompulsif bozukluğun emrinde harcadığınız onca
zaman, emek ve enerjiyi, artık onu yenmek üzere harcamanızı öneriyor ve bunu nasıl yapabileceğinizi gösteriyor.