Otuzun üzerinde kitabın yazarı ve editörü olan Turhan Yörükân, bu eserinde, benimsediği dinamik yaklaşıma bağlı kalarak, engelleme, çatışma, saldırganlık, saldırganlıkta yer değiştirme, öğrenilmiş çaresizlik ve nevrozluk denen süreçleri tarihî oluşumu içerisinde, bir irdelemeye tâbi tutmaktadır.
İnsanoğlu, Savunma Mekanizmaları ve Başa Çıkma Stratejileri denen bu ve benzeri süreçleri, çocukluk hayatından bu yana, hayatının hemen her safhasında bilinçsiz, yarı bilinçli ve bilinçli olarak kullanmaya çalışmıştır. Bireysel olarak, gerçek olandan kaçmak veya korunmak için gerçeği baskı altına almaya (repression); kendisini rahatsız eden bir olayla karşılaştığı zaman onu inkâr etmeye (denial); gerçeği kendisinin kabul edebileceği bir şekle sokmaya (reaction formation), hattâ tersine çevirmeye (reversal); hedefini ve yerini değiştirmeye (displacement) çalışmıştır. Sosyolojik ve sosyal psikolojik olarak ise, politik seçimler dahil olmak üzere, etnik, dinî ve ideolojik amaçları uğruna bu mekanizmaları kullanmış; aklîleştirme, akla uygun hâle getirme (rationalization) denen bir savunma mekanizmasını kullanmak suretiyle yaptıklarını haklı çıkarmaya çalışmıştır.
Turhan Yörükân, bütün bu konuları ve ısrar eden çatışmalı ve nevrozluğa kapı açan durumları, bu süreçlerin temelinde bulunan kavramsal yapı ve ilişkileriyle teorik bir irdelemeye; sadece bireysel olanı değil, grup davranışı niteliğinde olanlar da dahil olmak üzere, sosyal psikolojik bir incelemeye tâbi tutarak okuyucusu ile paylaşmaya çalışmaktadır.
Otuzun üzerinde kitabın yazarı ve editörü olan Turhan Yörükân, bu eserinde, benimsediği dinamik yaklaşıma bağlı kalarak, engelleme, çatışma, saldırganlık, saldırganlıkta yer değiştirme, öğrenilmiş çaresizlik ve nevrozluk denen süreçleri tarihî oluşumu içerisinde, bir irdelemeye tâbi tutmaktadır.
İnsanoğlu, Savunma Mekanizmaları ve Başa Çıkma Stratejileri denen bu ve benzeri süreçleri, çocukluk hayatından bu yana, hayatının hemen her safhasında bilinçsiz, yarı bilinçli ve bilinçli olarak kullanmaya çalışmıştır. Bireysel olarak, gerçek olandan kaçmak veya korunmak için gerçeği baskı altına almaya (repression); kendisini rahatsız eden bir olayla karşılaştığı zaman onu inkâr etmeye (denial); gerçeği kendisinin kabul edebileceği bir şekle sokmaya (reaction formation), hattâ tersine çevirmeye (reversal); hedefini ve yerini değiştirmeye (displacement) çalışmıştır. Sosyolojik ve sosyal psikolojik olarak ise, politik seçimler dahil olmak üzere, etnik, dinî ve ideolojik amaçları uğruna bu mekanizmaları kullanmış; aklîleştirme, akla uygun hâle getirme (rationalization) denen bir savunma mekanizmasını kullanmak suretiyle yaptıklarını haklı çıkarmaya çalışmıştır.
Turhan Yörükân, bütün bu konuları ve ısrar eden çatışmalı ve nevrozluğa kapı açan durumları, bu süreçlerin temelinde bulunan kavramsal yapı ve ilişkileriyle teorik bir irdelemeye; sadece bireysel olanı değil, grup davranışı niteliğinde olanlar da dahil olmak üzere, sosyal psikolojik bir incelemeye tâbi tutarak okuyucusu ile paylaşmaya çalışmaktadır.