Er-risâletü’ş-şâfiye Fi’l-i‘câz İ‘câzü’l-kur’ân’a Dair]
Elinizdeki bu çalışma, İ‘câzü’l-Kur’ân hakkında kaleme alınmış bir risalenin tahlilini içermesinin yanı sıra klasik eserlere dair günümüzde giderek artan çalışmalar içinde kendine yer bulmak, metinlere nüfuz etmek ve tekrar içermeyen etkili çalışmalara imza atmak isteyenlere eleştiri ve sorgulamanın merkeze alındığı bir metot sunmaktadır. Tezevvuk metodu olarak isimlendirilen bu metot, zevkiselim ve dilin inceliklerine vukufiyeti zaruri görmekte; araştırmacının gayretine bağlı olarak metinlerin tadılarak etraflıca okunmasına imkân sağlamaktadır. Araştırmacının tekrara düşmesinin önüne geçen tezevvuk metodu çerçevesinde klasik dönem eserlerinin kapsamlı bir şekilde şerhini hedefleyen Tezevvuk Okumaları Serisi’nin ilk halkasını oluşturan bu çalışma, sonraki çalışmalara zemin hazırlaması itibarıyla başlangıç niteliğindedir. Dolayısıyla çalışmadaki sorgulama, çıkarsama, kurgulama, tahlil, düşünce, öneri, eleştiri, itiraz ve kabullerin temel ve nihai hedefi, klasik dönem eserlerinin nicelik ve nitelik yönüyle etkin bir şekilde çalışılmasına tarafımızdan bir nebze de olsa katkıda bulunmak, derinlikli ve bütüncül bir ruhu haiz araştırmacı kimliğini -ilmî usul ve esaslara bağlı kalınarak- faal biçimde ön plana çıkarmayı hedefleyen bir araştırma metodolojisi için paradigma oluşturmaktır. Bu hedefin bir parçası olarak çalışmada cedel ve münazara üslubu benimsenmiş; bunun yanında metin ile müellifin zihin dünyası arasındaki irtibat, tezevvuk metodu çerçevesinde saptanmaya çalışılmıştır. Böylece çalışmada mevcut tahliller aracılığıyla klasik dönemde kaleme alınmış bir eserin mahzâ okunması ve nakledilmesi yerine tezevvuk metodunun zorunlu kıldığı eleştirel ve sorgulayıcı bir üslupla incelenmesinin kazanımları üzerinde durulmuştur.
Er-risâletü’ş-şâfiye Fi’l-i‘câz İ‘câzü’l-kur’ân’a Dair]
Elinizdeki bu çalışma, İ‘câzü’l-Kur’ân hakkında kaleme alınmış bir risalenin tahlilini içermesinin yanı sıra klasik eserlere dair günümüzde giderek artan çalışmalar içinde kendine yer bulmak, metinlere nüfuz etmek ve tekrar içermeyen etkili çalışmalara imza atmak isteyenlere eleştiri ve sorgulamanın merkeze alındığı bir metot sunmaktadır. Tezevvuk metodu olarak isimlendirilen bu metot, zevkiselim ve dilin inceliklerine vukufiyeti zaruri görmekte; araştırmacının gayretine bağlı olarak metinlerin tadılarak etraflıca okunmasına imkân sağlamaktadır. Araştırmacının tekrara düşmesinin önüne geçen tezevvuk metodu çerçevesinde klasik dönem eserlerinin kapsamlı bir şekilde şerhini hedefleyen Tezevvuk Okumaları Serisi’nin ilk halkasını oluşturan bu çalışma, sonraki çalışmalara zemin hazırlaması itibarıyla başlangıç niteliğindedir. Dolayısıyla çalışmadaki sorgulama, çıkarsama, kurgulama, tahlil, düşünce, öneri, eleştiri, itiraz ve kabullerin temel ve nihai hedefi, klasik dönem eserlerinin nicelik ve nitelik yönüyle etkin bir şekilde çalışılmasına tarafımızdan bir nebze de olsa katkıda bulunmak, derinlikli ve bütüncül bir ruhu haiz araştırmacı kimliğini -ilmî usul ve esaslara bağlı kalınarak- faal biçimde ön plana çıkarmayı hedefleyen bir araştırma metodolojisi için paradigma oluşturmaktır. Bu hedefin bir parçası olarak çalışmada cedel ve münazara üslubu benimsenmiş; bunun yanında metin ile müellifin zihin dünyası arasındaki irtibat, tezevvuk metodu çerçevesinde saptanmaya çalışılmıştır. Böylece çalışmada mevcut tahliller aracılığıyla klasik dönemde kaleme alınmış bir eserin mahzâ okunması ve nakledilmesi yerine tezevvuk metodunun zorunlu kıldığı eleştirel ve sorgulayıcı bir üslupla incelenmesinin kazanımları üzerinde durulmuştur.