Sessizlik sarmalının, ölü toprağının herkesin üstüne yayılmış olması ve tepkisizlik, geçmişin coşkulu günlerine tezat, yürek sızısı nedeniydi. İnsanların sırtına yüklenmiş korku yükünü anlayabiliyordu; ama dostların, arkadaşların insan olmanın gereği bir selamı bile çok görür olmaları anlaşılır değildi. Çelik gibi sinir ve iradenin gerekliğine delalet bu gelişmeler, umutsuzluk yanılgısına düşme nedeni olup, yüreğinde boşluk oluşturması, o boşluğun yarattığı derinliğe salınmak, orada boğulmak pek de şaşırtıcı olmazdı birçokları için. Yüreğinde her gün bir kez daha geleceğin güzelliğine inançlı olmak, amaçlarına sımsıkı sarılarak yalnızlığına yoldaş yapmak gerekliliğini duyuyordu. Kızamıyordu artık yaşamın dayattığı darbe sonrası toplumunun ruhsal değişimine; ancak kabullenemiyordu da doğal olarak. Kendini inkâr dedikleri ya da modern deyimiyle yabancılaşma bu olmalıydı. Bunca değişiklik, bunca insana uzak oluş, bunca korkularının esaretine sığınarak yadsımaları yüklemek gündelik insan ilişkilerine…
Sessizlik sarmalının, ölü toprağının herkesin üstüne yayılmış olması ve tepkisizlik, geçmişin coşkulu günlerine tezat, yürek sızısı nedeniydi. İnsanların sırtına yüklenmiş korku yükünü anlayabiliyordu; ama dostların, arkadaşların insan olmanın gereği bir selamı bile çok görür olmaları anlaşılır değildi. Çelik gibi sinir ve iradenin gerekliğine delalet bu gelişmeler, umutsuzluk yanılgısına düşme nedeni olup, yüreğinde boşluk oluşturması, o boşluğun yarattığı derinliğe salınmak, orada boğulmak pek de şaşırtıcı olmazdı birçokları için. Yüreğinde her gün bir kez daha geleceğin güzelliğine inançlı olmak, amaçlarına sımsıkı sarılarak yalnızlığına yoldaş yapmak gerekliliğini duyuyordu. Kızamıyordu artık yaşamın dayattığı darbe sonrası toplumunun ruhsal değişimine; ancak kabullenemiyordu da doğal olarak. Kendini inkâr dedikleri ya da modern deyimiyle yabancılaşma bu olmalıydı. Bunca değişiklik, bunca insana uzak oluş, bunca korkularının esaretine sığınarak yadsımaları yüklemek gündelik insan ilişkilerine…