Hasan Gören, Eşikteki Kadın’da okurunu da eşikte tutuyor hep. Şüphe ve güven arasındaki o kaygan eşikte, kıpırtısız. Hikâye Nihal’in bir yılan yumurtasını sokaktan alıp eve getirmesiyle başlıyor ve bu tuhaf misafir evin bir bireyi olma yolunda ilerlerken modern bir evliliğin, ailenin diplere çöreklenmiş tüm zaafları çözülüp çözülüp tekrar dolanıyor. Bir yılana nasıl bakılır? Mükemmel bir uygulama geliştirip acilen tablete mi yüklesek? Müzik ne olsun? Yavru yılanın kalbi atıyor gibi... Tableti vaktinde besler, parka götürür, gece yarısı ciyak ciyak ağlarken ona gereken sabrı gösterirsek oldu bu iş, anne baba olmaya hazırız demektir. Yavru yılan, yumurtasında yok! Çıktıysa buralarda bir yerdedir... Ya çıkmazsa, çıkaramazsak, kıvrım kıvrım uyuduğu yerde hep tetikte beklerse? Bu yılan hikâyesindeki ortağımız hayat arkadaşımız mı sahiden?
Hasan Gören, Eşikteki Kadın’da okurunu da eşikte tutuyor hep. Şüphe ve güven arasındaki o kaygan eşikte, kıpırtısız. Hikâye Nihal’in bir yılan yumurtasını sokaktan alıp eve getirmesiyle başlıyor ve bu tuhaf misafir evin bir bireyi olma yolunda ilerlerken modern bir evliliğin, ailenin diplere çöreklenmiş tüm zaafları çözülüp çözülüp tekrar dolanıyor. Bir yılana nasıl bakılır? Mükemmel bir uygulama geliştirip acilen tablete mi yüklesek? Müzik ne olsun? Yavru yılanın kalbi atıyor gibi... Tableti vaktinde besler, parka götürür, gece yarısı ciyak ciyak ağlarken ona gereken sabrı gösterirsek oldu bu iş, anne baba olmaya hazırız demektir. Yavru yılan, yumurtasında yok! Çıktıysa buralarda bir yerdedir... Ya çıkmazsa, çıkaramazsak, kıvrım kıvrım uyuduğu yerde hep tetikte beklerse? Bu yılan hikâyesindeki ortağımız hayat arkadaşımız mı sahiden?