Günümüzü anlamaya ve siyasal bir gelecek tahayyül etmeye çalışırken, geçmişle paralellikler kurar, kimi zaman da ideal tipler inşa ederiz. Antikçağ’ın bilgeleri Eskiler ve Yeni Dünya’nın yerlileri Yabanıllar bu tiplerden ikisidir. Çalkantılı siyasal dönemlerde, sancılı değişim anlarında antikçağ okumaları bir kırılma ve başlangıç anı bulma arzusuyla şekillenir. Örneğin Fransız Devrimi sırasında Jakobenler, Fransa’yı yeni bir Sparta’ya dönüştürerek canlandırmak isterler.
Roma Cumhuriyeti’nin kuruluşu, Atina’da tiranların devrilmesi, gündelik siyasi kavgalar içinde referans haline gelir kolayca. Ve paradoksal bir şekilde geçmişle ve eskilerle analojiler kuran, onlar gibi düşünüp onları taklit etme arzusu duyanlar, aslında en modern olma iddiasındaki kişilerdir çoğu zaman. Düşünceler tarihi disiplininin önde gelen isimlerinden François Hartog bu kitabında, “modernlerin” gelecek tahayyülleri ekseninde geçmişi nasıl kurgulayıp ondan ne şekilde yararlandıklarını sorguluyor.
Günümüzü anlamaya ve siyasal bir gelecek tahayyül etmeye çalışırken, geçmişle paralellikler kurar, kimi zaman da ideal tipler inşa ederiz. Antikçağ’ın bilgeleri Eskiler ve Yeni Dünya’nın yerlileri Yabanıllar bu tiplerden ikisidir. Çalkantılı siyasal dönemlerde, sancılı değişim anlarında antikçağ okumaları bir kırılma ve başlangıç anı bulma arzusuyla şekillenir. Örneğin Fransız Devrimi sırasında Jakobenler, Fransa’yı yeni bir Sparta’ya dönüştürerek canlandırmak isterler.
Roma Cumhuriyeti’nin kuruluşu, Atina’da tiranların devrilmesi, gündelik siyasi kavgalar içinde referans haline gelir kolayca. Ve paradoksal bir şekilde geçmişle ve eskilerle analojiler kuran, onlar gibi düşünüp onları taklit etme arzusu duyanlar, aslında en modern olma iddiasındaki kişilerdir çoğu zaman. Düşünceler tarihi disiplininin önde gelen isimlerinden François Hartog bu kitabında, “modernlerin” gelecek tahayyülleri ekseninde geçmişi nasıl kurgulayıp ondan ne şekilde yararlandıklarını sorguluyor.