
Kahve falının günümüze nereden ve nasıl geldiğini anlatmadan önce tarihine kısaca değinmek isterim.
Kahveyi ilk kez 13. yüzyılda Yemenliler keşfetmiştir.
Yemen’den sonra Mekke ve Medine’ye yayılarak İslam gezginleri ile birlikte İran, Mısır ve daha sonra da Türkiye’ye gelmiştir. “Kahve” diye bildiğimiz kelimenin kökeni Arapçadır. Arapçadan gelen “Qahweh”, “Keyif veren içecek” anlamına gelir.
Kahve eşsiz bir içecektir. Kahveye eşsizliği veren sadece tadı değildir; aynı zamanda hazırlanışı, sunumu,
kokusu da bu konuda etkilidir. Bu kahveyi diğer kahvelerden ayıran en temel özelliği cezvede ve kısık ateşte pişirilmesidir. Türk kahvesinin tadını veren pişirilme tarzıdır. Pişirilen kahvenin fincanın dibine çökmesi ile telve oluşur. Telve de fincanda belli belirsiz şekiller oluşturur. Bu oluşan şekiller yorumlanarak kahve falı ortaya çıkmıştır
Kahve falının günümüze nereden ve nasıl geldiğini anlatmadan önce tarihine kısaca değinmek isterim.
Kahveyi ilk kez 13. yüzyılda Yemenliler keşfetmiştir.
Yemen’den sonra Mekke ve Medine’ye yayılarak İslam gezginleri ile birlikte İran, Mısır ve daha sonra da Türkiye’ye gelmiştir. “Kahve” diye bildiğimiz kelimenin kökeni Arapçadır. Arapçadan gelen “Qahweh”, “Keyif veren içecek” anlamına gelir.
Kahve eşsiz bir içecektir. Kahveye eşsizliği veren sadece tadı değildir; aynı zamanda hazırlanışı, sunumu,
kokusu da bu konuda etkilidir. Bu kahveyi diğer kahvelerden ayıran en temel özelliği cezvede ve kısık ateşte pişirilmesidir. Türk kahvesinin tadını veren pişirilme tarzıdır. Pişirilen kahvenin fincanın dibine çökmesi ile telve oluşur. Telve de fincanda belli belirsiz şekiller oluşturur. Bu oluşan şekiller yorumlanarak kahve falı ortaya çıkmıştır