Bir varmış, bir yokmuş. Bir zamanlar çok uzaklarda bir ülke varmış. Bu ülkenin bastırılmış, eğitimsiz, mutsuz bir prensi varmış. Bir gün bir adam kralı, prensin öğretmeni olabileceği konusunda ikna etmiş. Daha sonra bu öğretmen, prense kral olduğunda krallığı yıkmayı ve yeni bir düzenle baştan inşa etmeyi vaat etmiş.
Prensi eğitip kralı tahttan inmeye zorlamışlar. Uzun süredir beyni yıkanmış olan prens, kurtarıcısı sandığı adama körü körüne güveniyormuş. Ancak o, prensi âdeta sırtından bıçaklayarak tahta geçmiş. Arkadaşı Karp Vasilyiç'in vezir olmasını sağlamış ve prensi ömür boyu sürgüne mahkum etmiş. İşte onlar için mutlu son!
Peki ya Fyodor Karloviç ile prensin dostluğu bu masalı bozduysa?
Bir varmış, bir yokmuş. Bir zamanlar çok uzaklarda bir ülke varmış. Bu ülkenin bastırılmış, eğitimsiz, mutsuz bir prensi varmış. Bir gün bir adam kralı, prensin öğretmeni olabileceği konusunda ikna etmiş. Daha sonra bu öğretmen, prense kral olduğunda krallığı yıkmayı ve yeni bir düzenle baştan inşa etmeyi vaat etmiş.
Prensi eğitip kralı tahttan inmeye zorlamışlar. Uzun süredir beyni yıkanmış olan prens, kurtarıcısı sandığı adama körü körüne güveniyormuş. Ancak o, prensi âdeta sırtından bıçaklayarak tahta geçmiş. Arkadaşı Karp Vasilyiç'in vezir olmasını sağlamış ve prensi ömür boyu sürgüne mahkum etmiş. İşte onlar için mutlu son!
Peki ya Fyodor Karloviç ile prensin dostluğu bu masalı bozduysa?