Bilir bilmez konuşup her konuda kesin hükümler verene “Ahkâm kesme!” deriz. Yersiz zamansın bir biçimde üstelik bilmediği bir konuya girip düşünce ileri sürene kızar “Hariçten gazel okuma!” diye azarlarız onu. Bilgiçlik taslayan ya da herhangi bir konuda kendince birtakım düşünceler ileri sürerse biri, “Felsefe yapma!” diye uyarırız.
Dilimizde sıkça kullandığımız bu üç deyim de felsefeye karşı geliştirdiğimiz “olumsuz” tutumumuzu göstermektedir. Oysa bu karşı çıkış ve alaya alışlarımız da felsefe yapmaktan başka bir şey değildir! 17, yüzyılın Fransız matematikçi, fizikçi ve düşünürü Blaise Pascal, “Felsefe ile alay etmek, felsefe yapmaktır.” demişti. Ondan yüzyıllar önce yaşamış, Antik Yunan Klasik dönem filozoflarında Aristoteles, “Felsefe yapmak lazım mı diyorsunuz; o halde felsefe yapmak lazımdır. Felsefe yapmamak lazım mı diyorsunuz; bunu yapmak için de felsefe yapmak lazımdır.” diyor.
Yani felsefeden kaçış yok! Yok, ama nedendir bu değerbilmezliğimiz, yok saymazlığımız? Hasan Şahingöz, “Felsefe Nedir, Ne Değildir?” adlı bu derli toplu çalışmasında bir türlü kaçamadığımız felsefenin ne olup ne olmadığına odaklanıyor. Son derece yalın bir dil ve açık bir anlatımla, terimlerin soğuk yüzünü ısıtıyor; kuramların derinliğinde boğulmadan adım adım yürüyerek felsefe, filozof, felsefenin başka alanlarla ilişkileri hakkında “ahkâm kesmeden” ama “felsefe yaparak” ilerliyor.
Felsefe tarihine girmeden, filozofların yaşam ve düşüncelerine dalmadan, akımlarıyla oyalanmadan felsefenin doğrudan kendisine yönelen “Felsefe Nedir Ne Değildir?”, Felsefi düşünme ve düşünme yöntemleri, felsefenin konuları, bilim ve dinle ilişkileri üzerinde felsefenin kendisi gibi sorularla düşünerek ufuk açıyor. Hüseyin Şahingöz, felsefenin ağzından sorduğu soruları yanıtsız bırakarak, okuru etkin bir okumaya davet ediyor. “Felsefe Nedir Ne Değildir?”, bir ders kitabı adını çağrıştırsa da olguları tüm boyutlarıyla nasıl anlamlandırabileceğimizi ortay koyan bir başucu kitabı, bir bütün olarak hayat ve insana dair birçok konuyu anlamada nasıl bir perspektif edinmemiz gerektiğini gösteren bir kişisel gelişim kitabıdır.
Öyle de okunabilir, okunmalıdır!
Bilir bilmez konuşup her konuda kesin hükümler verene “Ahkâm kesme!” deriz. Yersiz zamansın bir biçimde üstelik bilmediği bir konuya girip düşünce ileri sürene kızar “Hariçten gazel okuma!” diye azarlarız onu. Bilgiçlik taslayan ya da herhangi bir konuda kendince birtakım düşünceler ileri sürerse biri, “Felsefe yapma!” diye uyarırız.
Dilimizde sıkça kullandığımız bu üç deyim de felsefeye karşı geliştirdiğimiz “olumsuz” tutumumuzu göstermektedir. Oysa bu karşı çıkış ve alaya alışlarımız da felsefe yapmaktan başka bir şey değildir! 17, yüzyılın Fransız matematikçi, fizikçi ve düşünürü Blaise Pascal, “Felsefe ile alay etmek, felsefe yapmaktır.” demişti. Ondan yüzyıllar önce yaşamış, Antik Yunan Klasik dönem filozoflarında Aristoteles, “Felsefe yapmak lazım mı diyorsunuz; o halde felsefe yapmak lazımdır. Felsefe yapmamak lazım mı diyorsunuz; bunu yapmak için de felsefe yapmak lazımdır.” diyor.
Yani felsefeden kaçış yok! Yok, ama nedendir bu değerbilmezliğimiz, yok saymazlığımız? Hasan Şahingöz, “Felsefe Nedir, Ne Değildir?” adlı bu derli toplu çalışmasında bir türlü kaçamadığımız felsefenin ne olup ne olmadığına odaklanıyor. Son derece yalın bir dil ve açık bir anlatımla, terimlerin soğuk yüzünü ısıtıyor; kuramların derinliğinde boğulmadan adım adım yürüyerek felsefe, filozof, felsefenin başka alanlarla ilişkileri hakkında “ahkâm kesmeden” ama “felsefe yaparak” ilerliyor.
Felsefe tarihine girmeden, filozofların yaşam ve düşüncelerine dalmadan, akımlarıyla oyalanmadan felsefenin doğrudan kendisine yönelen “Felsefe Nedir Ne Değildir?”, Felsefi düşünme ve düşünme yöntemleri, felsefenin konuları, bilim ve dinle ilişkileri üzerinde felsefenin kendisi gibi sorularla düşünerek ufuk açıyor. Hüseyin Şahingöz, felsefenin ağzından sorduğu soruları yanıtsız bırakarak, okuru etkin bir okumaya davet ediyor. “Felsefe Nedir Ne Değildir?”, bir ders kitabı adını çağrıştırsa da olguları tüm boyutlarıyla nasıl anlamlandırabileceğimizi ortay koyan bir başucu kitabı, bir bütün olarak hayat ve insana dair birçok konuyu anlamada nasıl bir perspektif edinmemiz gerektiğini gösteren bir kişisel gelişim kitabıdır.
Öyle de okunabilir, okunmalıdır!