Ferahlık Anına Övgü

Stok Kodu:
9789750847417
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
208
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2023-05
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%30 indirimli
140,00TL
98,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 11,98TL
9789750847417
923608
Ferahlık Anına Övgü
Ferahlık Anına Övgü
98.00

Ferahlık Ânına Övgü, içlerindeki çaresiz ve suçlu hisseden çocukla baş edemeyen ve bu dünyada kendilerine basacak bir zemin bulamayan iki yetişkin adamın bir tekkede yollarının kesişme hikâyesini ironik ve çarpıcı bir dille anlatıyor. Tamer Rönesans hayranı, kendini bir türlü istediği gibi var edememiş bir ressamdır. Geçim sıkıntısı çektiği günlerde Mukayeseli Tasavvuf İncelemeleri Vakfı’nın tezyinat işlerini alınca kendini bir anda şeyhin huzurunda buluverir. Ayrıca orada tanıştığı, dergâhın birkaç yıllık müridi doktor Kerem’le ayakları aslında uzak bir geçmişe de basmaktadır. Ama ayaklarımızı hissetmiyorsak, nereye bastığımızın ne önemi var ki?

“Kimi zaman belirsiz karşılaşmaların kaderin işi olduğu söylenir. Öte yandan nerede kaderden ve insan özgürlüğünden konuşuluyorsa orada şeytanın zillerini şıngırdatarak, ayaklarını ardı ardına asfalta vurarak zıpladığı da söylenir.”

Ömer F. Oyal insan nefsinin zalimliğini, kendini değiştirmenin gayret, çırpınış ve dalgalanma içinde, tek başına gerçekleştiğini anlattığı bu romanında özgürlük ve sorumluluk sorunlarını irdelerken, kime yazıldığı belli olmayan mektuplar gibi, hepimizin kucağına cevapsız, lezzeti buruk sorular bırakıyor.

Ferahlık Ânına Övgü, içlerindeki çaresiz ve suçlu hisseden çocukla baş edemeyen ve bu dünyada kendilerine basacak bir zemin bulamayan iki yetişkin adamın bir tekkede yollarının kesişme hikâyesini ironik ve çarpıcı bir dille anlatıyor. Tamer Rönesans hayranı, kendini bir türlü istediği gibi var edememiş bir ressamdır. Geçim sıkıntısı çektiği günlerde Mukayeseli Tasavvuf İncelemeleri Vakfı’nın tezyinat işlerini alınca kendini bir anda şeyhin huzurunda buluverir. Ayrıca orada tanıştığı, dergâhın birkaç yıllık müridi doktor Kerem’le ayakları aslında uzak bir geçmişe de basmaktadır. Ama ayaklarımızı hissetmiyorsak, nereye bastığımızın ne önemi var ki?

“Kimi zaman belirsiz karşılaşmaların kaderin işi olduğu söylenir. Öte yandan nerede kaderden ve insan özgürlüğünden konuşuluyorsa orada şeytanın zillerini şıngırdatarak, ayaklarını ardı ardına asfalta vurarak zıpladığı da söylenir.”

Ömer F. Oyal insan nefsinin zalimliğini, kendini değiştirmenin gayret, çırpınış ve dalgalanma içinde, tek başına gerçekleştiğini anlattığı bu romanında özgürlük ve sorumluluk sorunlarını irdelerken, kime yazıldığı belli olmayan mektuplar gibi, hepimizin kucağına cevapsız, lezzeti buruk sorular bırakıyor.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat