Tarihî romanların usta kalemi Yılmaz Gürbüz, bu son eserinde İstanbul’un fethinin II. Murad’dan Fatih Sultan Mehmed’e uzanan öyküsünü anlatıyor.
“Fetih ve Fatih”i okurken, Ulubatlı Hasan’la surlarda dövüşecek, Bizans ve Galata’ya sızmış Osmanlı ajanlarıyla maceradan maceraya koşacaksınız. Fatih’le kâh bir mühendis olarak Macar Urban’la top dökecek, kâh gemileri karadan yürütecek, kimi zaman da Molla Güranî’yle, Akşemseddin’le, Ali Kuşçu’yla matematikten tasavvufa, şiirden astronomiye farklı dünyalara yelken açacaksınız.
Çağ açıp çağ kapatan, insanlığın Orta Çağ karanlığından Yeni Çağ’ın aydınlığına varmasını sağlayan büyük olayın tarihi, Yılmaz Gürbüz’ün akıcı üslubuyla Türk edebiyatındaki seçkin yerini alıyor.
Tarihî romanların usta kalemi Yılmaz Gürbüz, bu son eserinde İstanbul’un fethinin II. Murad’dan Fatih Sultan Mehmed’e uzanan öyküsünü anlatıyor.
“Fetih ve Fatih”i okurken, Ulubatlı Hasan’la surlarda dövüşecek, Bizans ve Galata’ya sızmış Osmanlı ajanlarıyla maceradan maceraya koşacaksınız. Fatih’le kâh bir mühendis olarak Macar Urban’la top dökecek, kâh gemileri karadan yürütecek, kimi zaman da Molla Güranî’yle, Akşemseddin’le, Ali Kuşçu’yla matematikten tasavvufa, şiirden astronomiye farklı dünyalara yelken açacaksınız.
Çağ açıp çağ kapatan, insanlığın Orta Çağ karanlığından Yeni Çağ’ın aydınlığına varmasını sağlayan büyük olayın tarihi, Yılmaz Gürbüz’ün akıcı üslubuyla Türk edebiyatındaki seçkin yerini alıyor.