Bir hayatı oluşturan her şey; iktisadın ve tarihin ötesinde, belki de berisinde, hayatlarımızı yaşanmış, yaşanılır kılan küçücük şeyler; günlerimizi ören, bizleri var kılan detaylar... İşte bunların kaydını tutmuş John Berger. Sözcüklerle çıkardığı bu "fotokopi"lerde kendisinde sevgi dolu bir iz bırakmış kişileri anlatıyor: Bir yabancıya uydurduğu masallarda yaşayan Kathleen’i; hayatının son göçünü Le Corbusier’nin tasarladığı evden yapan Andre’yi; "Yeni tasarım, şaşırmak!" diyen Cartier-Bresson’u; bütün kısraklarına aynı adı veren Theophile’i; anlaşılmaz biçimde akıcı ve güzel resimleriyle Abidin Dino’yu; dağlarda bile mizah duygusunu kaybetmeyen Subcomandante Marcos’u... Ve yavaş yavaş, hiç bir araya gelmez sanacağınız bu insanları Berger’ın kaleminden tanırken, yazarın istemeden eleverdiği otoportresi de belirmeye başlıyor gözlerinizin önünde.
Bir hayatı oluşturan her şey; iktisadın ve tarihin ötesinde, belki de berisinde, hayatlarımızı yaşanmış, yaşanılır kılan küçücük şeyler; günlerimizi ören, bizleri var kılan detaylar... İşte bunların kaydını tutmuş John Berger. Sözcüklerle çıkardığı bu "fotokopi"lerde kendisinde sevgi dolu bir iz bırakmış kişileri anlatıyor: Bir yabancıya uydurduğu masallarda yaşayan Kathleen’i; hayatının son göçünü Le Corbusier’nin tasarladığı evden yapan Andre’yi; "Yeni tasarım, şaşırmak!" diyen Cartier-Bresson’u; bütün kısraklarına aynı adı veren Theophile’i; anlaşılmaz biçimde akıcı ve güzel resimleriyle Abidin Dino’yu; dağlarda bile mizah duygusunu kaybetmeyen Subcomandante Marcos’u... Ve yavaş yavaş, hiç bir araya gelmez sanacağınız bu insanları Berger’ın kaleminden tanırken, yazarın istemeden eleverdiği otoportresi de belirmeye başlıyor gözlerinizin önünde.