Bu eser, Prof. Dr. Salih Özbaran’ın ülkemizde son sözü "medya"nın söylediği tarih anlayışına ilişkin gözlemlerini içeriyor. Yazar, akademik ortamda üretilen bilgilerin bazı yorumcularca belli kalıplar içinde topluma yansıtılarak piyasanın ve iktidarın beklentilerine uygun olarak yeniden üretimini eleştiriyor. Günümüzün "medya hâkimiyeti altında bulunan tarihçiliği" böylece yüzyıllar içinde geliştirilmiş kurallara ve kavramlara da kaçınılmaz olarak ters düşüyor. "Çoğu 2008-2010 yıllarında yayınlanmış, ‘medya’nın tarih algılaması ve yaymasına, kimi tarihçi değerlendirmelerine, dolayısıyla anılan sürece tanıklık eden bu derleme 86. doğum yıldönümünde bilge kişi, Türkçe ustası, çağını yakalayan tarihçi Şerafettin Turan’a bir armağandır"
Bu eser, Prof. Dr. Salih Özbaran’ın ülkemizde son sözü "medya"nın söylediği tarih anlayışına ilişkin gözlemlerini içeriyor. Yazar, akademik ortamda üretilen bilgilerin bazı yorumcularca belli kalıplar içinde topluma yansıtılarak piyasanın ve iktidarın beklentilerine uygun olarak yeniden üretimini eleştiriyor. Günümüzün "medya hâkimiyeti altında bulunan tarihçiliği" böylece yüzyıllar içinde geliştirilmiş kurallara ve kavramlara da kaçınılmaz olarak ters düşüyor. "Çoğu 2008-2010 yıllarında yayınlanmış, ‘medya’nın tarih algılaması ve yaymasına, kimi tarihçi değerlendirmelerine, dolayısıyla anılan sürece tanıklık eden bu derleme 86. doğum yıldönümünde bilge kişi, Türkçe ustası, çağını yakalayan tarihçi Şerafettin Turan’a bir armağandır"