Geliyor Göklerden Eros okuyucuyu, şiir denen mucizenin derin köklerine doğru bir yolculuğa çıkarıyor. Karadeniz kıyılarından Ege’ye, Midilli’den Çukurova’ya, Akdeniz kıyılarından Kıbrıs’a uzanan bir coğrafyada şiir yazmış nice ozanın dizelerinde, Anadolu Antikçağı’nda boy atmış büyük bir şiir geleneğiyle yüz yüzeyiz. Kos’lu, Miletos’lu, Samos’lu, Ephesos’lu, Smyrna’lı, Lesbos’lu ozanlar... Homeros’lar, Sappho’lar, Anakreon’lar, Alkman’lar ve daha nice hemşerimiz... Yolculuğa kuşbakışı baktığımızda değişik yüzyıllardan, farklı uygarlıklardan geçerken şiirlerarası bir bütünlükle karşılaşıyoruz. Değişik gelenekler, yaşam tarzları, siyasal yapılar barındıran farklı toplumlarda dilden dile yayılan bu dizeler Anadolu toprakları ve kıyılarında ortak bir duyarlık yaratıyor.
Geliyor Göklerden Eros okuyucuyu, şiir denen mucizenin derin köklerine doğru bir yolculuğa çıkarıyor. Karadeniz kıyılarından Ege’ye, Midilli’den Çukurova’ya, Akdeniz kıyılarından Kıbrıs’a uzanan bir coğrafyada şiir yazmış nice ozanın dizelerinde, Anadolu Antikçağı’nda boy atmış büyük bir şiir geleneğiyle yüz yüzeyiz. Kos’lu, Miletos’lu, Samos’lu, Ephesos’lu, Smyrna’lı, Lesbos’lu ozanlar... Homeros’lar, Sappho’lar, Anakreon’lar, Alkman’lar ve daha nice hemşerimiz... Yolculuğa kuşbakışı baktığımızda değişik yüzyıllardan, farklı uygarlıklardan geçerken şiirlerarası bir bütünlükle karşılaşıyoruz. Değişik gelenekler, yaşam tarzları, siyasal yapılar barındıran farklı toplumlarda dilden dile yayılan bu dizeler Anadolu toprakları ve kıyılarında ortak bir duyarlık yaratıyor.