Genetik Kukla: Aşk

Stok Kodu:
9786055580278
Boyut:
14x20
Sayfa Sayısı:
166
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2012-02
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%17 indirimli
130,00TL
107,90TL
Taksitli fiyat: 9 x 13,19TL
Temin süresi 2-5 gündür.
9786055580278
1022085
Genetik Kukla: Aşk
Genetik Kukla: Aşk
107.90

Duygusal ve tensel temas sanatı diye adlandırdığımız aşkı neden bu kadar arzular ve saplantıya dönüştürürüz. İnsani duygularımızın bir yansıması mı yoksa vahşi doğamızın egemen bir parçası mı? Bunun cevabını insanın doğumuyla başlayan süreci inceleyerek verebiliriz. Doğada birlikte yaşadığımız diğer canlılara baktığımızda, tıpkı onlar gibi üreme dürtüsüyle soyumuzu devam ettirmeyi arzularız; ancak insan yavrusu vahşi doğanların aksine, prematüre olarak doğar ve diğer tüm canlılardan daha uzun süre bakıma ve korunmaya muhtaçtır. Günümüzde sıradanlaşmış bazı davranış ve duyguların mağara döneminden süregelen bir yolculuğu olduğunu bilmek, hem şaşırtıcı hem eğlencelidir. Tıpkı geniş ve düz bir vadinin ortasında akan ırmağın coşkusunun binlerce yıldır insana hissettirdiği bereket ve yaşamın zenginliğini veya damla şekilli mücevherin göz alıcı ihtişamının ilk çağlardaki savaşçıların taş baltalarından esinlenildiği gibi binlerce ilkel beğeni, davranış ve duyguyu yaşıyoruz... İşte bizi genetik olarak farklılaştıran, genlerimize şifrelenmiş ve bizlere değerlilik hazzı katan kökeni binlerce yıl öncesine dayanan duygu: Aşktır. Tamamen genlerin belirlediği bir yaşamı insanın salt kendisinin yönlendirdiğini sanması en büyük yanılgısıdır. Kim olduğumuz kiminle birlikte olacağımız, zevklerimiz ve yaşam kalitemiz ve süremiz genlerimizin kodlarıdır; Tıpkı Aşklarımız Gibi...

Duygusal ve tensel temas sanatı diye adlandırdığımız aşkı neden bu kadar arzular ve saplantıya dönüştürürüz. İnsani duygularımızın bir yansıması mı yoksa vahşi doğamızın egemen bir parçası mı? Bunun cevabını insanın doğumuyla başlayan süreci inceleyerek verebiliriz. Doğada birlikte yaşadığımız diğer canlılara baktığımızda, tıpkı onlar gibi üreme dürtüsüyle soyumuzu devam ettirmeyi arzularız; ancak insan yavrusu vahşi doğanların aksine, prematüre olarak doğar ve diğer tüm canlılardan daha uzun süre bakıma ve korunmaya muhtaçtır. Günümüzde sıradanlaşmış bazı davranış ve duyguların mağara döneminden süregelen bir yolculuğu olduğunu bilmek, hem şaşırtıcı hem eğlencelidir. Tıpkı geniş ve düz bir vadinin ortasında akan ırmağın coşkusunun binlerce yıldır insana hissettirdiği bereket ve yaşamın zenginliğini veya damla şekilli mücevherin göz alıcı ihtişamının ilk çağlardaki savaşçıların taş baltalarından esinlenildiği gibi binlerce ilkel beğeni, davranış ve duyguyu yaşıyoruz... İşte bizi genetik olarak farklılaştıran, genlerimize şifrelenmiş ve bizlere değerlilik hazzı katan kökeni binlerce yıl öncesine dayanan duygu: Aşktır. Tamamen genlerin belirlediği bir yaşamı insanın salt kendisinin yönlendirdiğini sanması en büyük yanılgısıdır. Kim olduğumuz kiminle birlikte olacağımız, zevklerimiz ve yaşam kalitemiz ve süremiz genlerimizin kodlarıdır; Tıpkı Aşklarımız Gibi...

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat