“İçimde büyüyen sevginle uyandım bu sabah. Bana dokunan ellerinle. Karşımdaki duruşunla. Gözlerine ilk defa bu kadar derinden bakıyorum belki de. İnsan kaybedince daha bir sıkı sarılmak istiyor elbette. Belki bu sefer gitmez diye.
Anılar anımsamak için saklanan son eşyalardan daha iyi. Onlar eskimiyor da. Hiçbir şey yaşamamış insanların eşyalar üzerinden kurmaya çalıştıkları bu bağ niye? Giden kıymetliyse ve yaşamında varsa zaten ölümünden sonra anı aramaya gerek yok. Başucumda duruyor kitabın. Defalarca senin ve defalarca benim okuduğumuz Nazım Hikmet’in Piraye’si. Senin kenarını kırdığın yerler benim sevdiklerime karışmış. Yaşadığımız her şey gibi bir armağan edasıyla başucumda.”
***
Bir gün bir kapıdan geçeriz, bütün hayatımız değişir. Biz bilmesek de anlarız ki artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Üç gencin kendine ait bir oda arayışı ile başlayan bu serüven onlar için yepyeni bir hayatın başlangıcı olacaktır.
Serpil Öztürk, birbirimize dokunmadan geçip gittiğimiz hayatlarımızın aslında nasıl da farklı ve duygu dolu olduğunu akıcı, sade bir dille anlatmış. Eline alanın tek solukta okumak isteyeceği, naif yargısız bir şekilde insana eğilen ‘Gizemli Günlükler’ okurunu bekliyor.
“İçimde büyüyen sevginle uyandım bu sabah. Bana dokunan ellerinle. Karşımdaki duruşunla. Gözlerine ilk defa bu kadar derinden bakıyorum belki de. İnsan kaybedince daha bir sıkı sarılmak istiyor elbette. Belki bu sefer gitmez diye.
Anılar anımsamak için saklanan son eşyalardan daha iyi. Onlar eskimiyor da. Hiçbir şey yaşamamış insanların eşyalar üzerinden kurmaya çalıştıkları bu bağ niye? Giden kıymetliyse ve yaşamında varsa zaten ölümünden sonra anı aramaya gerek yok. Başucumda duruyor kitabın. Defalarca senin ve defalarca benim okuduğumuz Nazım Hikmet’in Piraye’si. Senin kenarını kırdığın yerler benim sevdiklerime karışmış. Yaşadığımız her şey gibi bir armağan edasıyla başucumda.”
***
Bir gün bir kapıdan geçeriz, bütün hayatımız değişir. Biz bilmesek de anlarız ki artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Üç gencin kendine ait bir oda arayışı ile başlayan bu serüven onlar için yepyeni bir hayatın başlangıcı olacaktır.
Serpil Öztürk, birbirimize dokunmadan geçip gittiğimiz hayatlarımızın aslında nasıl da farklı ve duygu dolu olduğunu akıcı, sade bir dille anlatmış. Eline alanın tek solukta okumak isteyeceği, naif yargısız bir şekilde insana eğilen ‘Gizemli Günlükler’ okurunu bekliyor.