“Dünya Toplumu”nun meydana gelişi, aynı zamanda, modern olandan post-modern olana bir dönüşümle beraber gerçekleşiyor. Artık, modernliğin mâruf olduğu akılcılık, bireycilik ve ilerlemeye olan inanç; duygusallık, topluluk ve şimdiye (âna) olan inanca yerini bırakmış durumda. Sonuç, böyle bir dönüşüm sürecinde dünya toplumunda (somut tezahürü olan globalleşmede) sosyal, kültürel, politik ve iktisadî hayatın “katı olan her şeyi buharlaştırması”dır: Kimliklerin, söylemlerin, politikaların vs. konjonktüre uygun bir doğa kazanarak kristalize olduğu bir gerçektir.
Bu durumun hayatın alanlarını nasıl etkilediği, söz konusu etkilerin ne gibi yeni durumların sebebi olarak işlev gördüğü bu kitapta çeşitli boyutlarıyla ele alınan bir meseledir.
“Dünya Toplumu”nun meydana gelişi, aynı zamanda, modern olandan post-modern olana bir dönüşümle beraber gerçekleşiyor. Artık, modernliğin mâruf olduğu akılcılık, bireycilik ve ilerlemeye olan inanç; duygusallık, topluluk ve şimdiye (âna) olan inanca yerini bırakmış durumda. Sonuç, böyle bir dönüşüm sürecinde dünya toplumunda (somut tezahürü olan globalleşmede) sosyal, kültürel, politik ve iktisadî hayatın “katı olan her şeyi buharlaştırması”dır: Kimliklerin, söylemlerin, politikaların vs. konjonktüre uygun bir doğa kazanarak kristalize olduğu bir gerçektir.
Bu durumun hayatın alanlarını nasıl etkilediği, söz konusu etkilerin ne gibi yeni durumların sebebi olarak işlev gördüğü bu kitapta çeşitli boyutlarıyla ele alınan bir meseledir.