Afetler, göç, insani yardım ve gönüllülük konuları birbirleriyle bağlantısı olan 21. yüzyıla damgasını vuran bilimsel konulardır. Bilim, deneyim ve gözlemlerin toplamıdır. Birbirine bağlı sistemlerde çalışanların her biri yaptıkları işlerle alakalı olarak düzenli aralıklarla denetlenmelidir. Bilim insanları da ilimleri ve bilgileri doğrultusunda halka ışık tutmalı, elinden geldiğince yol göstermelidir. Tıpkı Şaman öğretisindeki gibi: “Doğada hiçbir şey kendisi için yaşamaz. Nehirler kendi suyunu içemez. Ağaçlar kendi meyvelerini yiyemez. Güneş kendisi için ısıtmaz. Çiçekler kendileri için kokmaz. Toprak kendisi için doğurmaz. Rüzgâr kendisi için esmez. Bulutlar kendi yağmurunda ıslanmaz. Doğanın anayasasında ilk madde şudur: Her şey birbiri için yaşar. Birbiri için yaşamak doğanın kanunudur.” Biz de bu ulvi amaçtan hareketle, depremlerde hayatını kaybeden insanlarımıza adadığımız bir eser yaratmak istedik. Faydalı olması ve ışık tutması dileğiyle…
Afetler, göç, insani yardım ve gönüllülük konuları birbirleriyle bağlantısı olan 21. yüzyıla damgasını vuran bilimsel konulardır. Bilim, deneyim ve gözlemlerin toplamıdır. Birbirine bağlı sistemlerde çalışanların her biri yaptıkları işlerle alakalı olarak düzenli aralıklarla denetlenmelidir. Bilim insanları da ilimleri ve bilgileri doğrultusunda halka ışık tutmalı, elinden geldiğince yol göstermelidir. Tıpkı Şaman öğretisindeki gibi: “Doğada hiçbir şey kendisi için yaşamaz. Nehirler kendi suyunu içemez. Ağaçlar kendi meyvelerini yiyemez. Güneş kendisi için ısıtmaz. Çiçekler kendileri için kokmaz. Toprak kendisi için doğurmaz. Rüzgâr kendisi için esmez. Bulutlar kendi yağmurunda ıslanmaz. Doğanın anayasasında ilk madde şudur: Her şey birbiri için yaşar. Birbiri için yaşamak doğanın kanunudur.” Biz de bu ulvi amaçtan hareketle, depremlerde hayatını kaybeden insanlarımıza adadığımız bir eser yaratmak istedik. Faydalı olması ve ışık tutması dileğiyle…