Tüm insanlığı ilgilendiren göç, günümüzün en büyük sorunları arasında olmaya devam ediyor. Son yıllarda meydana gelen göçleri dikkate aldığımızda bugünün sorunlarını geçmiş göç yasaları ile açıklamak ve çözebilmek neredeyse imkânsız.
Kaotik bir zamandayız. Göç hareketleri herkesi derinden etkiliyor. Bir gün bir şekilde göç gerçeğiyle karşı karşıya kalmayacağımızın garantisini kim verebilir?
Göç sorunlarına çözüm üretmek, insana yaraşır bir göç politikası geliştirmek için “Göçmen" kimdir, doğru anlamak gerekiyor.
Bu anlamda insanı temel alan bu çalışma, göçmenlere yönelik nefret söylemlerinin göçmenlerin kültürleşme sürecini nasıl etkilediğini ortaya koymaya çalışmaktadır.
Tüm insanlığı ilgilendiren göç, günümüzün en büyük sorunları arasında olmaya devam ediyor. Son yıllarda meydana gelen göçleri dikkate aldığımızda bugünün sorunlarını geçmiş göç yasaları ile açıklamak ve çözebilmek neredeyse imkânsız.
Kaotik bir zamandayız. Göç hareketleri herkesi derinden etkiliyor. Bir gün bir şekilde göç gerçeğiyle karşı karşıya kalmayacağımızın garantisini kim verebilir?
Göç sorunlarına çözüm üretmek, insana yaraşır bir göç politikası geliştirmek için “Göçmen" kimdir, doğru anlamak gerekiyor.
Bu anlamda insanı temel alan bu çalışma, göçmenlere yönelik nefret söylemlerinin göçmenlerin kültürleşme sürecini nasıl etkilediğini ortaya koymaya çalışmaktadır.