Mübadele, Türk ve Yunan taraflarının Lozan Barış Antlaşması’na ek sözleşme uyarınca 30 Ocak 1923 tarihinde imzaladıkları karşılıklı nüfus değişiminin adıdır. Kök saldıkları topraklardan kopartılan yüz binlerce Müslüman Türk ile sayıları milyonun üzerinde bulunan Ortodoks Rum’un zorunlu göçe tabi tutuldukları bu tehcir olayının dünyada bir eşi benzeri yoktur. Acının ve gözyaşının harman olduğu bu nüfus değişiminin başkahramanlarından biri de Türk Mübadilleri Türkiye’ye getirmekle görevli olan Gülcemal Vapuru’dur. Sırtında taşıdığı insanlara umut ışığı olan bu kahraman gemi, üzerinden yüzyıl da geçmiş olsa hiç unutulmadı ve asla unutulmayacak. İşte zamanında bu geminin yolcusu olmuş Defne, onun hatıralarını yaşatan bir Giritli mübadildir. Yaşadığı tüm zorluklar, acılar ve psikolojik sıkıntılardan sonra, hayata sımsıkı sarılan ve kendi ayakları üzerinde durmayı başaran bir kadının hayat öyküsünü dile getiren romanımız, Mübadele’nin yüzüncü yılında, yaşananlara bir kadının gözünden ışık tutmaktadır.
Mübadele, Türk ve Yunan taraflarının Lozan Barış Antlaşması’na ek sözleşme uyarınca 30 Ocak 1923 tarihinde imzaladıkları karşılıklı nüfus değişiminin adıdır. Kök saldıkları topraklardan kopartılan yüz binlerce Müslüman Türk ile sayıları milyonun üzerinde bulunan Ortodoks Rum’un zorunlu göçe tabi tutuldukları bu tehcir olayının dünyada bir eşi benzeri yoktur. Acının ve gözyaşının harman olduğu bu nüfus değişiminin başkahramanlarından biri de Türk Mübadilleri Türkiye’ye getirmekle görevli olan Gülcemal Vapuru’dur. Sırtında taşıdığı insanlara umut ışığı olan bu kahraman gemi, üzerinden yüzyıl da geçmiş olsa hiç unutulmadı ve asla unutulmayacak. İşte zamanında bu geminin yolcusu olmuş Defne, onun hatıralarını yaşatan bir Giritli mübadildir. Yaşadığı tüm zorluklar, acılar ve psikolojik sıkıntılardan sonra, hayata sımsıkı sarılan ve kendi ayakları üzerinde durmayı başaran bir kadının hayat öyküsünü dile getiren romanımız, Mübadele’nin yüzüncü yılında, yaşananlara bir kadının gözünden ışık tutmaktadır.