“Küçük bahçıvan elindeki haritayı açtı. Doğru yerde miydi? Doğru yerdeydi. Diz boyu çimleri biçmeye, toprağa gübre serpmeye, meyve ağacı budamaya, bahçe, bostan sulamaya hazırdı. Aaaa, o da ne? Küçük bahçıvan kasabaya girdiğinde iki şey fark etti. Çatıları bulutlara değen kule gibi evler… Tıkanmış trafikte bekleyen arabalar... İnsanların acelesi vardı bir de, evet. Herkes hızlı hızlı bir yerlere yürüyordu.” O halde küçük bahçıvanın buraya değişik bir tohum ekmesi gerekiyordu. Çiğdem Kaplangı’nın yazdığı Gülücük Tohumları’nı Burcu Yılmaz resimledi.
“Küçük bahçıvan elindeki haritayı açtı. Doğru yerde miydi? Doğru yerdeydi. Diz boyu çimleri biçmeye, toprağa gübre serpmeye, meyve ağacı budamaya, bahçe, bostan sulamaya hazırdı. Aaaa, o da ne? Küçük bahçıvan kasabaya girdiğinde iki şey fark etti. Çatıları bulutlara değen kule gibi evler… Tıkanmış trafikte bekleyen arabalar... İnsanların acelesi vardı bir de, evet. Herkes hızlı hızlı bir yerlere yürüyordu.” O halde küçük bahçıvanın buraya değişik bir tohum ekmesi gerekiyordu. Çiğdem Kaplangı’nın yazdığı Gülücük Tohumları’nı Burcu Yılmaz resimledi.