Yazar dörtlüklerinde, Hayyam gibi dünyayı sorgulayıp, düzensizliği, haksızlıkları, yalanı dolanı vuruyor yüzlerine ikiyüzlülerin.
Aşkı, saflığı çağırıyor yeryüzüne
Kah Nesimi oluyor
Kah Pirsultan, Şeyh Bedrettin,
Kah Köroğlu olup dağa çıkıyor
Kah Denizler gibi başkaldırıp
Kah darağacına başı dik yürüyor
İsyanını vuruyor hainlerin, yalancıların, talancıların dalkavukların ve efendilerin suratlarına.
Aşkını dağlara kazıyor Leyla ve Mecnun gibi
Ve herşeye inat savunuyor eşitliği, özgürlüğü asla taviz vermeden.
İnsanın insana verdiği acının, en büyük acı olduğunu;
Vefasızlığın insanı yok ettiğini;
Umut olmadan geleceğin olmayacağını
Ve dünyanın sevmekle, güzellikle aşkla değişeceğini
Bir Cem Karaca, bir Nazım Hikmet, bir Yaşar Kemal, bir Neşet Ertaş ve hepsinin toplamı bir Mustafa Kemal Atatürk gibi baş eğmeyen çınar olabilmektir, diyor genç çınar ağacı Rifat Kalakoğlu...
Yazar dörtlüklerinde, Hayyam gibi dünyayı sorgulayıp, düzensizliği, haksızlıkları, yalanı dolanı vuruyor yüzlerine ikiyüzlülerin.
Aşkı, saflığı çağırıyor yeryüzüne
Kah Nesimi oluyor
Kah Pirsultan, Şeyh Bedrettin,
Kah Köroğlu olup dağa çıkıyor
Kah Denizler gibi başkaldırıp
Kah darağacına başı dik yürüyor
İsyanını vuruyor hainlerin, yalancıların, talancıların dalkavukların ve efendilerin suratlarına.
Aşkını dağlara kazıyor Leyla ve Mecnun gibi
Ve herşeye inat savunuyor eşitliği, özgürlüğü asla taviz vermeden.
İnsanın insana verdiği acının, en büyük acı olduğunu;
Vefasızlığın insanı yok ettiğini;
Umut olmadan geleceğin olmayacağını
Ve dünyanın sevmekle, güzellikle aşkla değişeceğini
Bir Cem Karaca, bir Nazım Hikmet, bir Yaşar Kemal, bir Neşet Ertaş ve hepsinin toplamı bir Mustafa Kemal Atatürk gibi baş eğmeyen çınar olabilmektir, diyor genç çınar ağacı Rifat Kalakoğlu...