İnsan, içinde yaşadığı çevre ile nasıl bir ilişki kurmalı, tabiatı nasıl okumalı? Doğayı sev, yeşili koru” söylemi, insan-çevre ilişkisini şekillendirmek için yeterli mi? Ahlâkı öteleyen, maneviyatı görmezden gelen bir insan ve kâinat anlayışıyla ne kadar yol alınabilir? Çevreyle insana öğüt veren, nimet bahşeden, ibret sunan ve sınav alanı açan bir Yaratıcı’ya inanmaksızın bilgi üretmek, ekolojik krizi çözmede ne derece başarılı olabilir.
Bu eser, bu sorulardan hareketle insan-ahlâkçevre üçlüsünü hadisler ekseninde ele alıyor. Dinî önceliklerle birlikte etik kuramları ve fikrî gelişimleri izleyebilen, disiplinler arasında kurduğu bağ sayesinde zenginlikleri artıran ve duyarlılıkları derinleştiren bir çevre ahlâkının izini sürüyor. Çevre deyince hâlâ yere çöp atmamak ve ağaç kesmemek dışında bir şey düşünemeyen, ekolojik bunalımın boyutları konusunda küresel ısınmadan başka örnek sunamayan sığ bir bakış karşısında, Hadisler Ekseninde Çevre Ahlâkı’nın söylediği çok şey ve açtığı engin bir ufuk var…
İnsan, içinde yaşadığı çevre ile nasıl bir ilişki kurmalı, tabiatı nasıl okumalı? Doğayı sev, yeşili koru” söylemi, insan-çevre ilişkisini şekillendirmek için yeterli mi? Ahlâkı öteleyen, maneviyatı görmezden gelen bir insan ve kâinat anlayışıyla ne kadar yol alınabilir? Çevreyle insana öğüt veren, nimet bahşeden, ibret sunan ve sınav alanı açan bir Yaratıcı’ya inanmaksızın bilgi üretmek, ekolojik krizi çözmede ne derece başarılı olabilir.
Bu eser, bu sorulardan hareketle insan-ahlâkçevre üçlüsünü hadisler ekseninde ele alıyor. Dinî önceliklerle birlikte etik kuramları ve fikrî gelişimleri izleyebilen, disiplinler arasında kurduğu bağ sayesinde zenginlikleri artıran ve duyarlılıkları derinleştiren bir çevre ahlâkının izini sürüyor. Çevre deyince hâlâ yere çöp atmamak ve ağaç kesmemek dışında bir şey düşünemeyen, ekolojik bunalımın boyutları konusunda küresel ısınmadan başka örnek sunamayan sığ bir bakış karşısında, Hadisler Ekseninde Çevre Ahlâkı’nın söylediği çok şey ve açtığı engin bir ufuk var…