İnsanlık kadim zamanlardan günümüze kadar getirdiği bilgi ve bilgeliklerle bir yol aldı. Daha önce seçkin gruplar elinde olan birçok gizemli kabul edilen bilgi, şimdi her bir hak edenin ruhunun uyanışı ile erişebileceği yakınlıkta. İşte bu kitap da gelenekten günümüze aktarılan kadim bir bilgeliğin Anadolu sahasında güncel bir biçimde aktarılmasına vesile olmayı hedeflemektedir. Kitaplar, “Hak Sende” içinde gerçekleşen kolektif bir çabayla ortaya çıkarılmıştır.
Sözlü kültürde deyişler vasıtasıyla aktarılan bilgelik Anadolu’nun en kadim geleneklerinin izini taşır. Deyişler insan-ı kâmil olma hedefiyle, “Kendini bilen Rabb’ini bilir.” düsturuyla ortaya çıkmış metinlerdir. Alevi geleneği içinde cem ibadetlerinde ve muhabbet ortamlarında açıklanan deyişler birinci ve ikinci kitabımızda tarihsel süreç içinde örneklerle aktarılmış ve çözümlenmiştir. Bu üçüncü kitapta ise erenlerin desteğiyle “Hak olan ne ise o olsun” diyen Hak Sende grubunun içinde yetişen canların deyişleri yer almıştır. Işık, Er Yıldırım, Zakir, Bülent, Kul Tuncay, Gözcü, Eroğlu, Can Yunus, Vatani, Kul Pervane, Kor Pervane, Düşküni, Derman Bacı, Yoloğlu, Bircan ve Çağla’nın deyişleri ele alınarak, geleneğin günümüzdeki hâlleri güncellenerek aktarılmaya ve analiz edilmeye çalışılmıştır.
Miraçlamalar; erenler geleneğinin sırlandığı ve Alevi teolojisinin açıklandığı metinlerdir. Bu sebeple kitabımızda Şah Hatayi’nin “Geldi Çağırdı Cebrail”, Âşıki’nin “Peygamber’i Miraca Okudu Çalap”, Feyzi’nin “Miraç Okudu Cebrail” geleneksel kelamlar ile Işık’ın “Miraç Muradına Ermek” adlı kelamı çözümlenerek analiz edilmiştir.
“Hak Sende Deyişleri ve Miraçlamalar” adıyla yayımlanan bu kitap, geleneğin güncellenmesi ve geleneksel bilginin inanç ve itikat değerlerine sadık olarak yeniden okunmasına bir örnek anlamına gelmektedir. Kitap; yolu ve yolun kurallarını, hak ediş prensiplerine göre meydana sunmakta, içinde yüksek seviyeli idraklere yol açabilecek bilgiler ve çalışmalar bulundurmaktadır. Hak olanın gerçekleşmesine vesile olması en büyük dileğimizdir.
İnsanlık kadim zamanlardan günümüze kadar getirdiği bilgi ve bilgeliklerle bir yol aldı. Daha önce seçkin gruplar elinde olan birçok gizemli kabul edilen bilgi, şimdi her bir hak edenin ruhunun uyanışı ile erişebileceği yakınlıkta. İşte bu kitap da gelenekten günümüze aktarılan kadim bir bilgeliğin Anadolu sahasında güncel bir biçimde aktarılmasına vesile olmayı hedeflemektedir. Kitaplar, “Hak Sende” içinde gerçekleşen kolektif bir çabayla ortaya çıkarılmıştır.
Sözlü kültürde deyişler vasıtasıyla aktarılan bilgelik Anadolu’nun en kadim geleneklerinin izini taşır. Deyişler insan-ı kâmil olma hedefiyle, “Kendini bilen Rabb’ini bilir.” düsturuyla ortaya çıkmış metinlerdir. Alevi geleneği içinde cem ibadetlerinde ve muhabbet ortamlarında açıklanan deyişler birinci ve ikinci kitabımızda tarihsel süreç içinde örneklerle aktarılmış ve çözümlenmiştir. Bu üçüncü kitapta ise erenlerin desteğiyle “Hak olan ne ise o olsun” diyen Hak Sende grubunun içinde yetişen canların deyişleri yer almıştır. Işık, Er Yıldırım, Zakir, Bülent, Kul Tuncay, Gözcü, Eroğlu, Can Yunus, Vatani, Kul Pervane, Kor Pervane, Düşküni, Derman Bacı, Yoloğlu, Bircan ve Çağla’nın deyişleri ele alınarak, geleneğin günümüzdeki hâlleri güncellenerek aktarılmaya ve analiz edilmeye çalışılmıştır.
Miraçlamalar; erenler geleneğinin sırlandığı ve Alevi teolojisinin açıklandığı metinlerdir. Bu sebeple kitabımızda Şah Hatayi’nin “Geldi Çağırdı Cebrail”, Âşıki’nin “Peygamber’i Miraca Okudu Çalap”, Feyzi’nin “Miraç Okudu Cebrail” geleneksel kelamlar ile Işık’ın “Miraç Muradına Ermek” adlı kelamı çözümlenerek analiz edilmiştir.
“Hak Sende Deyişleri ve Miraçlamalar” adıyla yayımlanan bu kitap, geleneğin güncellenmesi ve geleneksel bilginin inanç ve itikat değerlerine sadık olarak yeniden okunmasına bir örnek anlamına gelmektedir. Kitap; yolu ve yolun kurallarını, hak ediş prensiplerine göre meydana sunmakta, içinde yüksek seviyeli idraklere yol açabilecek bilgiler ve çalışmalar bulundurmaktadır. Hak olanın gerçekleşmesine vesile olması en büyük dileğimizdir.