Hakikat sonrası dönem, inançların ve duyguların hakikatten daha önemli olduğu, her türlü manipülasyon ve sahte içeriğin kolaylıkla geniş kitleleri yönlendirdiği bir çağ olarak tanımlanmaktadır. Son zamanlarda dijitalleşmenin yükselişi ve yeni medya ortamlarının artmasıyla birlikte sahte haberlerin kamuoyuna etkisi üzerine çeşitli araştırmalar yapılmaktadır. Bu kitapta da “Hakikat sonrası çağda dijital gazeteler, etik ihalallerde bulunuyorlar mı?”, “Güvenilirliklerini, itibarlarını, inanılırlıklarını koruyabiliyorlar mı?”, “Kamuoyu gerçekten gerçeği bilmek istiyor mu yoksa sadece kendi dünya görüşüne uygun güzel hikâyeleri mi tercih ediyor?” sorularına yanıt aranmaktadır.
Hakikat sonrası dönem, inançların ve duyguların hakikatten daha önemli olduğu, her türlü manipülasyon ve sahte içeriğin kolaylıkla geniş kitleleri yönlendirdiği bir çağ olarak tanımlanmaktadır. Son zamanlarda dijitalleşmenin yükselişi ve yeni medya ortamlarının artmasıyla birlikte sahte haberlerin kamuoyuna etkisi üzerine çeşitli araştırmalar yapılmaktadır. Bu kitapta da “Hakikat sonrası çağda dijital gazeteler, etik ihalallerde bulunuyorlar mı?”, “Güvenilirliklerini, itibarlarını, inanılırlıklarını koruyabiliyorlar mı?”, “Kamuoyu gerçekten gerçeği bilmek istiyor mu yoksa sadece kendi dünya görüşüne uygun güzel hikâyeleri mi tercih ediyor?” sorularına yanıt aranmaktadır.