Harika! İşlenmemiş bir elmas. Patlamaya hazır bir bomba. Ölüme uçan eşsiz bir kelebek. 1919’da başlayan, ne zaman bittiğini –henüz– bilemediğimiz bir hayat. Dokunduğu her şeyi güzelleştiren, dokunmadıklarında bile izini bırakan inanılmaz bir kadının, Harika’nın hayatı. Bazılarımız Harika, bazılarımız H. Kara, bazılarımız H. Ak olarak tanıyor onu – ki bunlar sadece bilinen kimlikleri. Yakın tarihimizin zor yıllarında, tanıdığımız simaların arasında dolaşan, dışarıdan normal görünse de ne zaman ne olağanüstülük göstereceği asla kestirilemeyen bir kadın. Harika bir oyuncu, Harika bir şair, Harika bir istihbaratçı, Harika bir… Harika! Körburun’un yazarı Hikmet Hükümenoğlu şaşırtmaya devam ediyor. Her an yeni bir Harika’yla karşılaşabilirsiniz. Harika, hislerini tarif ederken, “Sanki ben geriye çekildim ve başka bir kadın ışığa adım attı,” cümlesini kuracaktı aylar sonra. Bu diğer kadın, kararlı, kendine güvenen ve başkalarının ne düşündüğüne aldırmayan biriydi. Sürekli kafasının içinde ona yeteri kadar iyi olmadığını söyleyip duran ses yok olmuş ve sırtındaki yük kalkar kalkmaz ruhu hafiflemişti.
Harika! İşlenmemiş bir elmas. Patlamaya hazır bir bomba. Ölüme uçan eşsiz bir kelebek. 1919’da başlayan, ne zaman bittiğini –henüz– bilemediğimiz bir hayat. Dokunduğu her şeyi güzelleştiren, dokunmadıklarında bile izini bırakan inanılmaz bir kadının, Harika’nın hayatı. Bazılarımız Harika, bazılarımız H. Kara, bazılarımız H. Ak olarak tanıyor onu – ki bunlar sadece bilinen kimlikleri. Yakın tarihimizin zor yıllarında, tanıdığımız simaların arasında dolaşan, dışarıdan normal görünse de ne zaman ne olağanüstülük göstereceği asla kestirilemeyen bir kadın. Harika bir oyuncu, Harika bir şair, Harika bir istihbaratçı, Harika bir… Harika! Körburun’un yazarı Hikmet Hükümenoğlu şaşırtmaya devam ediyor. Her an yeni bir Harika’yla karşılaşabilirsiniz. Harika, hislerini tarif ederken, “Sanki ben geriye çekildim ve başka bir kadın ışığa adım attı,” cümlesini kuracaktı aylar sonra. Bu diğer kadın, kararlı, kendine güvenen ve başkalarının ne düşündüğüne aldırmayan biriydi. Sürekli kafasının içinde ona yeteri kadar iyi olmadığını söyleyip duran ses yok olmuş ve sırtındaki yük kalkar kalkmaz ruhu hafiflemişti.