"İnsanın hayat karşısında, muhtemel üç pozisyonundan bahsedilebilir.
Hayatı gelişine yaşamak.
Hayatı bozmak.
Hayatı inşa etmek.
Hayatı gelişine yaşayanların, başının beş tarafına perde gerilmiştir ve bütün algı ve anlayışları bu sınırlar içerisinde oluşur.
Hayatı bozanlar, bu perdeleri gerip, kavram içerikleri imal ederler.
Hayatı gelişine yaşayanlar, bu kavram içeriklerini; varoluş özellikleri, yaşamın süreç ve dinamikleri ile kıyaslayarak, tashih edemedikleri için; algıyı, kavramın tarif edilmiş içeriğinden oluştururlar.
Hayatı bozanlar, bu nedenle sürekli kavramlara içerik imal ederler ve inandırmak için çalışırlar.
Hayatı inşa edenler, bu tuzağa düşmemek için anlam ve fonksiyondan, kavrama ulaşmaya çalışırlar.
Bu nedenle, hayatı inşa edenler anlamaya, yaratılış özellikleri ve hayat perspektifinden yaklaşırlar.
Bir kere kaynaktan hayatı okurlar; bir kere hayattan kaynağı okurlar ve bunu kesintisiz yaparlar."
"İnsanın hayat karşısında, muhtemel üç pozisyonundan bahsedilebilir.
Hayatı gelişine yaşamak.
Hayatı bozmak.
Hayatı inşa etmek.
Hayatı gelişine yaşayanların, başının beş tarafına perde gerilmiştir ve bütün algı ve anlayışları bu sınırlar içerisinde oluşur.
Hayatı bozanlar, bu perdeleri gerip, kavram içerikleri imal ederler.
Hayatı gelişine yaşayanlar, bu kavram içeriklerini; varoluş özellikleri, yaşamın süreç ve dinamikleri ile kıyaslayarak, tashih edemedikleri için; algıyı, kavramın tarif edilmiş içeriğinden oluştururlar.
Hayatı bozanlar, bu nedenle sürekli kavramlara içerik imal ederler ve inandırmak için çalışırlar.
Hayatı inşa edenler, bu tuzağa düşmemek için anlam ve fonksiyondan, kavrama ulaşmaya çalışırlar.
Bu nedenle, hayatı inşa edenler anlamaya, yaratılış özellikleri ve hayat perspektifinden yaklaşırlar.
Bir kere kaynaktan hayatı okurlar; bir kere hayattan kaynağı okurlar ve bunu kesintisiz yaparlar."