“Hippokrates ve “hatanın öğretmenliği” meselesi, bir dert edinme ve bilim yolcusu olma meselesi olarak da okunabilir. Kendi başına (per se) bir bilim olmayan, bir bilimsel ve bilimler-arası disiplin olan tababette hiçbir şey “yüzde yüz” değildir. Tıbbî pratiği zorlaştıran da, keyifli kılan da bunca olasılık ve olumsallık karnavalıdır.”
Bu kitapta yer alan metinler, izleğini şu veya bu ölçüde saha formasyonunun ve klinik nosyonun belirlemiş olduğu metinlerdir: Klinik karar ve tanılama sürecinin mutfağı, hastalığın anlam dünyası, neoliberal sömürgeciliğin gölgesinde sağlık hizmetleri, tıp tarihi, biyopolitik bir strateji olarak tıp ve marjinal kimlikler, heteronormatif bilim ve ideolojisi, sağlık eşitsizliği, yaşam bilimleri ve medikal antropoloji, beyin araştırmaları (sinirbilim) ve deneysel sınırlılıkları, edebiyat ve hekimliğin birbirine yaklaştığı tıbbî yazın evrenine bir seyahat, kadın hastalıkları ve doğum pratiğinin hasta-hekim ilişkisinin doğasına ilişkin günümüzde isabet ettiği karşılıklar, ritüel pratiği ve animistik kurumsallaşmaların bilişsel temelleri, barındırdığı olanaklarla evrimsel tıp sahası, şarlatanlık ve tıp, tıbbın tarihsel paradigmalarındaki süreklilik ve kopuşlara ilişkin değiniler... Doludizgin bir tempoyla satır-aralarında birbiriyle diyalojik teması yakalayabilen dokuz dolgun metin.
Üstelik, 41 yıllık bir hekimin, o derinlikli deneyimlerinden damıtılmış “takdim”iyle birlikte...
“Hippokrates ve “hatanın öğretmenliği” meselesi, bir dert edinme ve bilim yolcusu olma meselesi olarak da okunabilir. Kendi başına (per se) bir bilim olmayan, bir bilimsel ve bilimler-arası disiplin olan tababette hiçbir şey “yüzde yüz” değildir. Tıbbî pratiği zorlaştıran da, keyifli kılan da bunca olasılık ve olumsallık karnavalıdır.”
Bu kitapta yer alan metinler, izleğini şu veya bu ölçüde saha formasyonunun ve klinik nosyonun belirlemiş olduğu metinlerdir: Klinik karar ve tanılama sürecinin mutfağı, hastalığın anlam dünyası, neoliberal sömürgeciliğin gölgesinde sağlık hizmetleri, tıp tarihi, biyopolitik bir strateji olarak tıp ve marjinal kimlikler, heteronormatif bilim ve ideolojisi, sağlık eşitsizliği, yaşam bilimleri ve medikal antropoloji, beyin araştırmaları (sinirbilim) ve deneysel sınırlılıkları, edebiyat ve hekimliğin birbirine yaklaştığı tıbbî yazın evrenine bir seyahat, kadın hastalıkları ve doğum pratiğinin hasta-hekim ilişkisinin doğasına ilişkin günümüzde isabet ettiği karşılıklar, ritüel pratiği ve animistik kurumsallaşmaların bilişsel temelleri, barındırdığı olanaklarla evrimsel tıp sahası, şarlatanlık ve tıp, tıbbın tarihsel paradigmalarındaki süreklilik ve kopuşlara ilişkin değiniler... Doludizgin bir tempoyla satır-aralarında birbiriyle diyalojik teması yakalayabilen dokuz dolgun metin.
Üstelik, 41 yıllık bir hekimin, o derinlikli deneyimlerinden damıtılmış “takdim”iyle birlikte...