Hep Yabancı

Stok Kodu:
9786256694095
Boyut:
13x19.5
Sayfa Sayısı:
93
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%25 indirimli
130,00TL
97,50TL
Taksitli fiyat: 9 x 11,92TL
Temin süresi 2-5 gündür.
9786256694095
1330335
Hep Yabancı
Hep Yabancı
97.50

“Yemyeşil fındık bahçelerinin yerini renksiz, şekilsiz, soğuk, birbiri üstüne binmiş gibi duran yüksek beton yapıların kapladığını içi sızlayarak seyretti. Deniz ilçenin merkezine ayaklarını sokacak kadar yakınken koca koca moloz taşlarıyla uzağa gönderilmişti. Buralara ne olmuştu? Çarşı, pazar esnafının hepsi yabancıydı.” 

Ay yüzlü genç kadın,” Zalim bir kocadan boşanabildim. Onun sevincine lokma tatlısı döktürüp dağıtıyorum. ”dedi.

Kitlenin yürümesine engel olanlar, selin önündeki ağaçlar gibiydi. Caddenin iki yanındaki halk, kadın selini alkışlayarak izliyor; kadınların özgürlük yürüyüşü cadde boyunca yaşamı durduruyordu.

Kış günleri bizim için çok zor geçer. Kar, beyaz örtüsüyle her yanı kapladığında biz yiyecek bulamayız. Bu yüzden günlerce aç kalırız. Böyle günlerde o iyi insan, her yanı dökülen otomobiliyle köy yollarına gelir, ” Kuzum kuzum…” diyerek tek tek hepimize sarılır; biz getirdiği kemikleri yiyerek ölmekten kurtuluruz.

“Yemyeşil fındık bahçelerinin yerini renksiz, şekilsiz, soğuk, birbiri üstüne binmiş gibi duran yüksek beton yapıların kapladığını içi sızlayarak seyretti. Deniz ilçenin merkezine ayaklarını sokacak kadar yakınken koca koca moloz taşlarıyla uzağa gönderilmişti. Buralara ne olmuştu? Çarşı, pazar esnafının hepsi yabancıydı.” 

Ay yüzlü genç kadın,” Zalim bir kocadan boşanabildim. Onun sevincine lokma tatlısı döktürüp dağıtıyorum. ”dedi.

Kitlenin yürümesine engel olanlar, selin önündeki ağaçlar gibiydi. Caddenin iki yanındaki halk, kadın selini alkışlayarak izliyor; kadınların özgürlük yürüyüşü cadde boyunca yaşamı durduruyordu.

Kış günleri bizim için çok zor geçer. Kar, beyaz örtüsüyle her yanı kapladığında biz yiyecek bulamayız. Bu yüzden günlerce aç kalırız. Böyle günlerde o iyi insan, her yanı dökülen otomobiliyle köy yollarına gelir, ” Kuzum kuzum…” diyerek tek tek hepimize sarılır; biz getirdiği kemikleri yiyerek ölmekten kurtuluruz.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat