Her Şeyin Bittiği Yerden

Stok Kodu:
9786254430121
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
453
Baskı:
5
Basım Tarihi:
2021-01
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%30 indirimli
45,00TL
31,50TL
Taksitli fiyat: 9 x 3,85TL
Temin süresi 2-5 gündür.
9786254430121
914168
Her Şeyin Bittiği Yerden
Her Şeyin Bittiği Yerden
31.50

Yapımcı ve Organizatör Sami Dündar, 16 Ağustos 1999'da "Gölcük Donanma Komutanlığı Devir Teslim Töreni" organizasyonunu tamamladıktan sonra, konakladığı Orduevi, gece 03.02 sırasında fay hattının içine gömülünce "27 saat göçük altında kalarak can çekişti!" Göçükten çıkarıldığında ise "öldü sanılıp ceset torbasına konuldu." Kaldırıldığı hastanenin morgunda gömülme sırası beklerken tesadüfen yaşadığı anlaşılınca, ailesi ve dostlarının yardımıyla İstanbul'a getirildi. Uzun süren yoğun bakım döneminde bile direnmekten vazgeçmedi ve "iki kez daha ölümü yendi." Sami Dündar ‘yaşama hakkı’nı kullanmakta kararlıydı. Amansız acılar içindeydi. Böbrekleri iflas etmiş, belden aşağısı neredeyse kullanılamaz durumdaydı. Ölüm kaçınılmaz görünüyordu. Hayatta kalması çok az bir ihtimal de olsa artık yürüyemeyecekti... Hiç değilse böbrekleri çalışsın diye herkes onun için dua ediyordu. Böbrekleri kısmen de olsa çalışmaya başladığı an o günün "geri kalan hayatının ilk günü" olduğunu anlamıştı. "Yürüyemez" raporuyla taburcu edildikten "üç ay sonra" bastonları ile doludizgin yaşama katıldı.

Yapımcı ve Organizatör Sami Dündar, 16 Ağustos 1999'da "Gölcük Donanma Komutanlığı Devir Teslim Töreni" organizasyonunu tamamladıktan sonra, konakladığı Orduevi, gece 03.02 sırasında fay hattının içine gömülünce "27 saat göçük altında kalarak can çekişti!" Göçükten çıkarıldığında ise "öldü sanılıp ceset torbasına konuldu." Kaldırıldığı hastanenin morgunda gömülme sırası beklerken tesadüfen yaşadığı anlaşılınca, ailesi ve dostlarının yardımıyla İstanbul'a getirildi. Uzun süren yoğun bakım döneminde bile direnmekten vazgeçmedi ve "iki kez daha ölümü yendi." Sami Dündar ‘yaşama hakkı’nı kullanmakta kararlıydı. Amansız acılar içindeydi. Böbrekleri iflas etmiş, belden aşağısı neredeyse kullanılamaz durumdaydı. Ölüm kaçınılmaz görünüyordu. Hayatta kalması çok az bir ihtimal de olsa artık yürüyemeyecekti... Hiç değilse böbrekleri çalışsın diye herkes onun için dua ediyordu. Böbrekleri kısmen de olsa çalışmaya başladığı an o günün "geri kalan hayatının ilk günü" olduğunu anlamıştı. "Yürüyemez" raporuyla taburcu edildikten "üç ay sonra" bastonları ile doludizgin yaşama katıldı.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat