Hiç geçmeyen acılar vardır. Lalenin bağrındaki karalık gibi hep durur gönülde. Acıtır, burkar, hüzünlendirir. Ansızın hatırlatır kendini o acılar. Ansızın “Ben buradayım, sakın beni unutma.” der. Kimse unutmak da istemez zaten o acıları, o acılar ki süsüdür yüreğinin. Kiminin yüreği o kadim süslerle bir lale bahçesi…
Bir ulağın atının toynağında, bir çırağın ustasının mezarına attığı toprakta, bir bakkalın tarttığı şekerde, bir annenin gözlerinde, bir babanın hayatındaki tüm deliklerde, bir dolmuşun camında hep asılı durur acılar.
Öylece duran acıları göstermek, öylece duran acıları hissettirmek, lalenin bağrındaki karalığın ona çok yakıştığını söylemek için yazılmış hikâyeler karşılayacak sizi bu kitapta. Lalenin bağrındaki karalığa, o karalıktan buruk bir yüreğe, o buruk yürekten bir lalezara sefer eyletecek hikâyeler…
Hiç geçmeyen acılar vardır. Lalenin bağrındaki karalık gibi hep durur gönülde. Acıtır, burkar, hüzünlendirir. Ansızın hatırlatır kendini o acılar. Ansızın “Ben buradayım, sakın beni unutma.” der. Kimse unutmak da istemez zaten o acıları, o acılar ki süsüdür yüreğinin. Kiminin yüreği o kadim süslerle bir lale bahçesi…
Bir ulağın atının toynağında, bir çırağın ustasının mezarına attığı toprakta, bir bakkalın tarttığı şekerde, bir annenin gözlerinde, bir babanın hayatındaki tüm deliklerde, bir dolmuşun camında hep asılı durur acılar.
Öylece duran acıları göstermek, öylece duran acıları hissettirmek, lalenin bağrındaki karalığın ona çok yakıştığını söylemek için yazılmış hikâyeler karşılayacak sizi bu kitapta. Lalenin bağrındaki karalığa, o karalıktan buruk bir yüreğe, o buruk yürekten bir lalezara sefer eyletecek hikâyeler…