Yılın En İyi Kitaplarından Biri
The New York Times - The Washington Post - Time - Dallas Morning News - The Economist
“Zengin, tutkulu ve güzel yazılmış bir kitap.” -The Washington Post
“İlhamdaki gizeme ve insan ruhunun daha da karanlık gizemlerine parlak bir bakış.” –People
“Olağanüstü!” – Time
Hiddetli Saatler, 1970’lerde Alabama’da ailesinden beş kişiyi, sigorta parası için öldüren Peder Willie Maxwell’in çarpıcı hayat hikâyesinden yola çıkarak Harper Lee’nin kitabını “yazamamasına” odaklanıyor. Maxwell, inatçı ve başarılı avukatı Tom Radney sayesinde hüküm giymekten kurtulsa da maktullerden birinin yakını tarafından, son kurbanının cenazesinde öldürülür. İşin ilginç tarafı, Maxwell’in katili Robert Burns de aynı avukat tarafından savunulur.
Burns’ün mahkemelerini, adını söylemese kimsenin tanımayacağı bir isim takip edecektir: Harper Lee. Yıllar önce yakın arkadaşı Truman Capote’un Soğukkanlılıkla romanı için malzeme toplayan Lee, bu sefer adını “Rahip” koyduğu romanı için çalışmaktadır: Davaları her ayrıntısına kadar not eder, sayısız insanla görüşür, suçlularla ilgili dedikoduları dinler ve bir taslak metin bile hazırlar. Fakat bu kitap, hiçbir zaman yayımlanmaz.
Casey Cep; bir yandan Harper Lee’nin bu yolculuğundan hareketle 1970’lerin Alabama’sında siyahilerin maruz kaldığı ayrımcılığa odaklanarak kültürel ve politik çıkmazlara yer veriyor, diğer yandan “Rahip”in kitaplaşamama serüvenini gözler önüne seriyor.
Yılın En İyi Kitaplarından Biri
The New York Times - The Washington Post - Time - Dallas Morning News - The Economist
“Zengin, tutkulu ve güzel yazılmış bir kitap.” -The Washington Post
“İlhamdaki gizeme ve insan ruhunun daha da karanlık gizemlerine parlak bir bakış.” –People
“Olağanüstü!” – Time
Hiddetli Saatler, 1970’lerde Alabama’da ailesinden beş kişiyi, sigorta parası için öldüren Peder Willie Maxwell’in çarpıcı hayat hikâyesinden yola çıkarak Harper Lee’nin kitabını “yazamamasına” odaklanıyor. Maxwell, inatçı ve başarılı avukatı Tom Radney sayesinde hüküm giymekten kurtulsa da maktullerden birinin yakını tarafından, son kurbanının cenazesinde öldürülür. İşin ilginç tarafı, Maxwell’in katili Robert Burns de aynı avukat tarafından savunulur.
Burns’ün mahkemelerini, adını söylemese kimsenin tanımayacağı bir isim takip edecektir: Harper Lee. Yıllar önce yakın arkadaşı Truman Capote’un Soğukkanlılıkla romanı için malzeme toplayan Lee, bu sefer adını “Rahip” koyduğu romanı için çalışmaktadır: Davaları her ayrıntısına kadar not eder, sayısız insanla görüşür, suçlularla ilgili dedikoduları dinler ve bir taslak metin bile hazırlar. Fakat bu kitap, hiçbir zaman yayımlanmaz.
Casey Cep; bir yandan Harper Lee’nin bu yolculuğundan hareketle 1970’lerin Alabama’sında siyahilerin maruz kaldığı ayrımcılığa odaklanarak kültürel ve politik çıkmazlara yer veriyor, diğer yandan “Rahip”in kitaplaşamama serüvenini gözler önüne seriyor.