“Yolda bir kemik bulduğunuzda,” diyordu genç mültecilere, “bir zamanlar üzerinin etle kaplı olduğunu unutmayın. Şunu unutmayın dostlarım: Gerçek olan ten değil, ruhtur. Ten küldür, ruh ateştir.”
Hıdırellez uyumayı sevmeyen ve başkalarını da uyutmayan bir halkı anlatan karamsar bir komedi. Romanlar çocuksu, yaratıcı, büyülü ve artık var olmayan bir dünyanın metaforu olarak yer alıyor. Aslan Çavoro Bayramoviç adındaki Roman müzisyenin 20. yüzyıldan 21. yüzyıla uzanan ve üç ömre yayılan hikayesini özdeyişler, gelenekler, Bosna sevdaları ve Makedon ezgileri eşliğinde anlatan Hıdırellez’de Aslan ve orkestrası, toplama kamplarında yok edilen, Yugoslavya’nın parçalanma sürecinde savaşın acılarını yaşayan ve daha iyi bir hayata ulaşabilmenin peşinde koşarken kendilerini mülteci kamplarında bulan insanların sembolü haline geliyor.
Çoliç, yayımlandığı 2014 yılında Brive Edebiyat Ödülü’nü kazanan bu romanında dili ve edebiyatı yurt edinerek tarih boyunca ötekileştirilmiş insanların yaşadığı dramı sert bir şarkıya dönüştürüyor. Trajedi ile komedi, talih ile talihsizlik arasında gidip gelen dünyanın hakiki müziğine…
“Bir dahaki sefere gömerken size zahmet yanıma keman koyun, tabut da rahat olsun,” diye buyurdu. “O zaman bir daha dönmem.”
“Yolda bir kemik bulduğunuzda,” diyordu genç mültecilere, “bir zamanlar üzerinin etle kaplı olduğunu unutmayın. Şunu unutmayın dostlarım: Gerçek olan ten değil, ruhtur. Ten küldür, ruh ateştir.”
Hıdırellez uyumayı sevmeyen ve başkalarını da uyutmayan bir halkı anlatan karamsar bir komedi. Romanlar çocuksu, yaratıcı, büyülü ve artık var olmayan bir dünyanın metaforu olarak yer alıyor. Aslan Çavoro Bayramoviç adındaki Roman müzisyenin 20. yüzyıldan 21. yüzyıla uzanan ve üç ömre yayılan hikayesini özdeyişler, gelenekler, Bosna sevdaları ve Makedon ezgileri eşliğinde anlatan Hıdırellez’de Aslan ve orkestrası, toplama kamplarında yok edilen, Yugoslavya’nın parçalanma sürecinde savaşın acılarını yaşayan ve daha iyi bir hayata ulaşabilmenin peşinde koşarken kendilerini mülteci kamplarında bulan insanların sembolü haline geliyor.
Çoliç, yayımlandığı 2014 yılında Brive Edebiyat Ödülü’nü kazanan bu romanında dili ve edebiyatı yurt edinerek tarih boyunca ötekileştirilmiş insanların yaşadığı dramı sert bir şarkıya dönüştürüyor. Trajedi ile komedi, talih ile talihsizlik arasında gidip gelen dünyanın hakiki müziğine…
“Bir dahaki sefere gömerken size zahmet yanıma keman koyun, tabut da rahat olsun,” diye buyurdu. “O zaman bir daha dönmem.”