Hz. Peygamber’in vefatından sonra sahabe arasında vuku bulan hilafet tartışması ve buna bağlı olarak yaşanan menfi hadiseler, hicrî ilk üç asırda ciddi tartışmalara yol açmış ve Müslümanlar arasında fırkalaşmalara neden olmuştur. Ca‘fer b. Harb’in elinizdeki bu eseri, söz konusu tefrikanın ve mezhepleşmenin kronolojik seyrini ve fırkaların birbirleriyle olan irtibatını kurabilmek adına önemli bir kaynak eserdir. Zira müellif sadece kendisinden önceki tartışmaları anlatmakla yetinmemiş, tanıklık ettiği şahısları, mezhepleri ve fırkalaşmaları da kısa ve özlü bir şekilde anlatmıştır. Eserde Şîa, Mu‘tezile, Mürcie ve Havâric başlıkları altında incelenen mezhep ve fırkalar, söz konusu şahıs ve fırkalarının kelâmî ve felsefî görüşlerine yer vermeksizin sadece imamet düşüncesi eksenindeki ayrılıklarıyla konu edinilmiştir. Anlatımın kronolojik, eserin ise erken tarihli olması, özellikle İslam düşünce tarihi ve İslam mezhepleri tarihi bilim dalı için kaynak eser olma hüviyetine sahiptir.
Hz. Peygamber’in vefatından sonra sahabe arasında vuku bulan hilafet tartışması ve buna bağlı olarak yaşanan menfi hadiseler, hicrî ilk üç asırda ciddi tartışmalara yol açmış ve Müslümanlar arasında fırkalaşmalara neden olmuştur. Ca‘fer b. Harb’in elinizdeki bu eseri, söz konusu tefrikanın ve mezhepleşmenin kronolojik seyrini ve fırkaların birbirleriyle olan irtibatını kurabilmek adına önemli bir kaynak eserdir. Zira müellif sadece kendisinden önceki tartışmaları anlatmakla yetinmemiş, tanıklık ettiği şahısları, mezhepleri ve fırkalaşmaları da kısa ve özlü bir şekilde anlatmıştır. Eserde Şîa, Mu‘tezile, Mürcie ve Havâric başlıkları altında incelenen mezhep ve fırkalar, söz konusu şahıs ve fırkalarının kelâmî ve felsefî görüşlerine yer vermeksizin sadece imamet düşüncesi eksenindeki ayrılıklarıyla konu edinilmiştir. Anlatımın kronolojik, eserin ise erken tarihli olması, özellikle İslam düşünce tarihi ve İslam mezhepleri tarihi bilim dalı için kaynak eser olma hüviyetine sahiptir.